Sadece.. Bu hikaye Absürdizm, Çelişki ve bir çok şey içerir.

[Tyronian]

Sevgili Patiler. Baştan yazıyorum, bu bir aşk hikayesi değil hatta çok absürd ve çelişkili bir hikaye.. Eğer öyle bir şey bekliyorsanız pencereyi kapatabilirsiniz. Ama beklediğinizi sanmıyorum.

Uzun zaman önce çok çok uzak bir yerde. O kadar eski ki o zamanlar çölde kar yağardı. Kışın hava sımsıcaktı. Küresel iyce ısınmıştı.

Abdulmuharrem diye bir genç vardı. Arkadaşları ona Bülent derlerdi kısaca. Bülent boş zamanlarında kitap okumayı, arkadaşlarla takılmayı ve TIE Fighter ilanlarına bakardı. Bir gün yine herzamanki evine giderken herzaman gitmediği her dakika bir dahaki sefere o yoldan gideceğim dediği fakat gidemediği yoldan gitmeye karar verdi. O yolda ilk adımını atıyordu ki, karşısına bembeyaz saçlı, saçları dışında hernevi tüyü ve ya o tarz enstanteneleri siyah olan bir bağyan çıktı. Bülent vurulmuştu resmen ona. Yanına gitti ve konuşmaya çalıstı.
"Merhaba" dedi uysal ama korkak bir ses tonuyla. Bayan aynı şekilde cevap verdi. Aman Allahım benle konuştu diye düşündü bizim velet. Çok mutluydu o biçim. Neyse;
"Bir şey soracağım" diye devam etti. Bayan ondan sormasını istedi. Bülent kendini bağyanın sıcak gözlerine bakmaktan alı koyamıyordu. Korktu, gözlerini kapadı yavrucak.
"Tanışalım mı ?" dedi. Kekeleyerek fakat çok akıcı bir biçimde dile getirdi bunu.
Kız atıldı hemen.
"Çok isterim benim adım Bülent" dedi.
Bizim genç Bülent bir anda tepesine bir göktaşı yağmuru yağmışcasına panikledi, ama bir o kadarda sakin ve sinsiydi.
"İnanmıyorum" dedi ve "Benim adımda Bülent. Bundan sonra senin adın Bülent olmasın" dedi.
Kız tam olarak ne demek istediğini anlamadı bizimkinin. Anlarmış gibi yaparak ona gitmesi gerektiğini ve daha sonra gorusebileceklerini soyledi.
Bizim Bülent, korkuyla karışık bir aşk duygusallığı içinde sitem edercesine bir duygu sömürcüğü fırlattı kıza. Evinin yolunu tuttu.
Evine geldiğinde ise ilk iş radyoyu açmak oldu. Belki habere çıkmışımdır diye düşündü. Tıpkı her gün yaptığı gibi. Megaloman ve içekapanık birisiydi bu Bülent.
Radyoyu açtı ve her zamanki gibi hayal kırıklığına bulandı hayalleri. Radyoda Atmosferik Sinerjik Rasyonel Düğün Metal tarzında Hicaz makamında sol major ve re major modulasyonu bir taksim ile başlıyordu şarkı. Bülent'in içi cıpır cıpır olmuştu. Aklına koymustu Bülent. Ama unuttu.
Bülent belki uyursam hatırlarım diye düşündü ki tam yatağa yattığında aklına dank etti. Ondan sadece.. derkene Bülent uyuya kaldı. Bülent'te Yatakouykufobi vardı. Bu yatağa yatar yatmaz uyuma hastalığıydı. Sonundaki Fobi ise, yatakda gazete okuma ve ya herhangi bir yatak eylemi esnasında uyuya kalma korkusundan geliyordu. Bülent uyuyordu. uyuyordu. hala uyuyordu. ve asla uyanmayacaktı. Bülent'in suçu neydi, ondan sadece bir şey isteyecekti.. Bir ney ? Bu soru asla cevaplanamadı. OrtadontikOtopsi uzmanları bu sorunun cevabını Bülentin Hyperspace hızında calısan pek şirin pek güzel beyninde ararken ne kadar saçmaladağımı fark ettim. Buradan Paticiklerden özür, eğer Bülent adında bir Paticik varsa ondan kat kat özür ve Bülent'e mutluluklar diliyorum.

[Urgunta Wolfer]

Bunu ne kafasıyla yazdığını çok merak ediyorum.(Ne kullandın yani).
Ama. Ne bilim benim hoşuma gitti be abi. Yazıda ki rahatlık baya eğlenceli geldi bana. Saol paylaştığın için. :)

[Tyronian]

3 gündür uyumayan, onu yazmadan önce ve yazarken booster olarak tükettiğim tüm alkollu içeceklerin yardımıyla oluşan bir kafa :) Beğendiğine sevindim :)

[cenx]

ehe güzelmiş :)
ama Urgunta nınkiler gibi msn iletisi dahi yapabileceim bi cümle yok ona sıkıldı canım :P

[Kenjuro]

iimiş