The Lovely Bones (2009)

[Innuendo]

said:

Kahramanımız masum Susie Salmon’la ilk karşılaştığımızda o artık cennettedir. 14 yaşında bir cinayete kurban giden genç kız, bu yeni ama yabancı evinden aşağıya (henüz yaşayanların dünyasına) bakarken capcanlı sesiyle hem tüyler ürpertici hem de umut dolu bir öykü anlatır.

Ölümünden sonra aşağıda onsuz sürüp giden yaşamı, okul arkadaşlarının Susie’nin ortadan kayboluşuyla ilgili yorumlarını, ailesinin umutlarını yitirmemeye çalışarak sevgili kızlarının canlı bulunması umuduna sarılmasını ve sapık katilinin cinayetten kalan izleri ve ipuçlarını yok etmeye çalışmasını takip eder.

Ve cennet adı verilen yeri inceler. Burası güzel salıncaklarıyla okulun oyun bahçesine çok benzemektedir.

Yeni gelenlerin ortama alışmasına yardım eden danışmanlar ve bir odada kalabileceği arkadaşları vardır. Sevdiği insanlarla birlikte olabilmenin dışında, ki onların arasında genç bir erkek de vardır, istediği her şey düşündüğü an yerine gelir. Ama aşağıda hayat sürüp giderken Susie’de bir şekilde o hayata dahildir. Çünkü hatıralar yok olmazlar.

alice sebold'un ayni isimli kitabindan uyarlanan film'in yonetmeni peter jackson, fran walsh ile beraber senaryoyu yaziyorlar. basrolde ise saoirse ronan ve mark wahlberg var. su an icin 2009 sonu gibi gosterime girecek gozukuyor.

imdb: http://www.imdb.com/title/tt0380510/

[arcane]

Alıntının kaynağı neresi bilmiyorum ama neredeyse ayrı bir senaryo yazmış.


Peter Jackson'ın ne kadar iyi bir iş çıkardığına dair bir mesaj yazıyordum ama sinopsise tıklayıp, kitaptan senaryoya geçirirken konuyu nasıl katlettiğini görünce sildim. Öyle böyle değil, mahvetmişler.

İzlemeden önce "Aşırı CGI var" diye veryansın edenler görmüştüm. Filmde gösterilmek istenilenler CGI olmadan nasıl çekilebilir sormak lazım. Görüntü namına herşey dört dörtlük. Rüya gibi, gerçekle hayalin bir olduğu sahneler var.

Oyuncular pek diyalog olmamasına rağmen anları iyi değerlendirmişler. Stanley Tucci ile kız çook iyi.