GwindonSurion Mesaj tarihi: Nisan 15, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 15, 2009 gidersin ışıksız bir vitrin camı gibi ağzım gidersin geriye çatlak bir otel duvarı kalır dönerim babamın sigarasıyla sönmüş sokağa... Devamı acıdan başka herşey beni yanıltır gidersin kan basar gövdemin ucunu bütün yağmurlar allahıma kitabıma söver bazen caddeler kendiliğinden çoğalır bazen ödlek bir yalnızlığa güler annemin gözü mor şaraplarından yapılma ruj bana şurupsuz ve tedirgin sevişmeler bıraktı, kumdum kuyu karanlığında, kendime değişik inaçlar buldum yaşadıkça her ölüyü daha erken sevdim, her gidenden yanlış hesap sordum, kaç sıkıntının doğurduğu tutkuysa seni hep uzun kış gecelerinde soydum ensemde parmak izlerim! yılgın bir rakı sofrası gibi dağılıyor içimde mutluluk, adının hecesi kalbime batmış endişelenme, geç kalınmış bir prova da olsa başarırız mahallede top oynayan çocuklar yok, sesin... Devamı hışırdatmıyor artık söğüt yapraklarını, yüzün gönlümün isidir, suçun yazgı denilen şey... üstümde koca bir abim türküsü... şehirlerde başı eğik soytarı çoktur şemsiyeler çaresiz! ve daha ürkek dalgalardan günbatımı bak şimdi kaynamış mısır istiyor canım bütün aksilikler gelir benim ocağı bulur içimde savaşını kaybetmiş binlerce korsan dışım hep aynı düğüne katılır bütün açlıkların gözü cennetle oyulsa, gitsem en körpe bağından içsem şarabı; sesinden bir yangını öpsem akşamı küllerinden kurtulur sen yalnızca benim yüreğimde doğmuş gibi, sen yalnızca üşümemek için örtülen bir kapı elbisesini kirletti diye dövdü ağacını rüzgar, o dövdü durdu şans eseri büyüdü çıplak sabahlı çocuklar... elbisemi temizledim diye dövdü beni ustam akrep aslında hep akreptir, uyku nasılsa ölüm gün boyu insanları duymak rahatsız eder gidersin bir cuma ikindisi çılgın kederli tambur! Taner Cindoruk Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar