Durgun-3-X-Yesil Mesaj tarihi: Eylül 26, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 26, 2008 Bir çocuk vardı karanlıkta, Bazen ağlayan, bazen gülen. Sonrasında bir köşede hep sessizce bekleyen. Bir şeyleri uman ama gerçekleştirmeyen. Hayallerini küçücük bir odada yaşarken kendini bulan… Yürüdü o çocuk tek başına, sokaklarda, odasında. Yürüdükçe büyüdü. Değiştikçe umutları azaldı, düşleri sığlaştı. Ama o hep bu sayede olgunlaştığını sandı. Çünkü değişimi buna bağlamıştı. Aynaya bakardı eve her gittiğinde. Ama görmezdi hiçbir seferinde gerçek yüzünü. Karanlıktaki zarif sıfatının esiriydi daima. Bilmemekteydi gizemli görünenin güzel olduğunu, Gizemin o banyoda sınırlı kaldığını… Ancak şanslı ki biri açmamıştı ışığı hala. Görmemişti yüzündeki sivrilen düşünceleri, Yok olan ifadeyi… Sonra, günlerden bir gün kalmadı elinde hiçbir şey. Bir durak ötede bekleyen düşler dahi unutulmuştu. Ağlıyordu… Ama ağladıkça açılmıyordu. Daha da kapanıyordu, Biraz da utanıyordu. Korkmuştu insanlardan, Sanki başka diyarlardan gelen yeni yetmeler gibi. Yeni bir yer bulmalıyım diyordu içinde tek bir canlısı bile olmayan. Ama bilmezdi ki bulanık düşüncelerin zalimler fidanını hemen ekebileceğini… Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar