veyr10 Mesaj tarihi: Mayıs 18, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 18, 2008 Arkadaşlar bu adına "Su" dediğimiz lanet olasica madde nedir? Bize hayat veren su bizim bir "ölümsüzlüğümüzü" de engelliyebiliyor. Tüm maddeler soğunca genleşip küçülürken suyun hacminde artma meydana geliyor. Sanırım bu yüzden de insanlari dondurup gelecek senelerde tekrar çözmek gibi fantastik bir olay gerçek olamiyor falan filan... İşte burada fizikçi arkadaşlar kimyaci arkadaşlar var bir el atın şu konuya beni bir aydınlatın su hakkında bilgi verin pls Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
SeaGle Mesaj tarihi: Mayıs 18, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 18, 2008 genleşip küçülmek? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
SpiderS_DangeR Mesaj tarihi: Mayıs 18, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 18, 2008 Tam olarak ne öğrenmek istediğini anlamadım ki. 2 hidrojen 1 oksijen? wtf? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
byzasz Mesaj tarihi: Mayıs 18, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 18, 2008 Su molekülleri, biliyorsunuz, iki hidrojen ve bir oksijenden oluşur. Molekülü oluşturan bağlar, elektronların belli bir bölgede yoğunlaşmasına neden olduğu için bu molekülün polar bir karakteri var. Hidrojen atomları pozitif yüklü ve oksijenin bağlardan uzak kısımları da negatif yüklü. Yani, molekülün toplam yükü sıfır olmasına karşın, yük dağılımında farklılıklar var ve bu da molekülün diğer moleküllerle etkileşimini yönelime bağımlı yapıyor. İki su molekülü için, birinin hidrojenleri diğerinin oksijenine çekiliyor. Bu çekim iki molekülü birbirine bağlarsa o zaman bu bağa hidrojen bağı diyoruz. Buzdaki moleküller bu tipte hidrojen bağlarıyla birbirlerine bağlanıyorlar. Ama aynı bağlanma sıvıda da gerçekleşebilir. Enerjileri ortalamadan düşük iki molekül bir süreliğine de olsa birbirine bağlanabilir. Burada önemli olan, bağlanma oluştuğunda moleküllerin belli yönlerde yönelmiş olmaları. Eğer A molekülüne, bir başka B molekülü bağlanmışsa, ya (1) B, Anın hidrojenlerinden birinin bulunduğu taraftadır ve oksijenini Aya yöneltmiştir, ya da (2) Anın oksijeninin negatif yüklü tarafındadır ve hidrojenlerinden birini Aya yöneltmiştir. Eğer ikiden fazla molekül birbirine bağlanmışsa, bu koşulları sağlayan bir kristal yapı ortaya çıkar. Normal buz için, her bir molekülün sadece 4 tane molekülle bağ kurduğu bulunmuş. Böyle bir yapının özelliği moleküller arasında büyük boşluklar oluşması. İşte bu boşluklar anormal davranışın anahtarı. Normalde, yönelimlerine bağlı olmadan etkileşen atomlar (çoğu metaller gibi) bizim sıkı paketleme dediğimiz bir yapıyı oluşturur. Pazaryerlerinde tezgah üzerinde istiflenmiş portakallar böyle bir yapıda. Bu yapıda her bir atomun tam 12 tane komşusu vardır ve atomlar arası boşluklar toplam hacme oranla en düşük düzeydedir. Atom başına düşen komşu sayısı azaldıkça, boşluğun toplam hacme oranı da artıyor. Su veya silisyum gibi maddelerde komşu sayısının dört olması, boşluğun ne kadar büyük olduğunu gösteriyor. Boşlukların etkisi şöyle: Düşük sıcaklıklarda moleküllerin enerjisi düşüktür. Yerlerinden pek kımıldamazlar ve kristal yapıyı bozmazlar, boşluklar da olduğu gibi durur. Sıcaklığı artırdıkça bunlar yerlerinden oynamaya, başka yerlere gitmeye çalışırlar. Örgüde boşluklar bol olduğu için, moleküller bu boşluklara kısa bir ziyaret yapıp tekrar geri dönebilirler (yani yerim dar mazereti pek geçerli değil). Sıcaklık daha da artıp, katının erime noktasına yaklaşıldıkça bu ziyaretler daha sık yapılır hale gelir. Bir molekülün normalde bulunması gereken yerden ayrılması, komşu dört molekülün geride kalan boşluğa doğru hareket etmesi demek. Bu tip olaylar kristal yapıyı içine doğru çökertiyor. Erime noktasında ise, yerinden ayrılan bir molekülün tekrar eski yere dönmesi artık gerekmiyor. Bütün moleküller hareketli. Boşluklar da kısmen dolduruluyor (Buz-su dönüşümünde toplam hacmin %8i). su ile ilgili ne bilmek istiyorsani bilim tekniğin sitesine gir, her seviyedeki kişinin anlaabileceği cinsten bilgiler bulabilirsin.. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cuce Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 insanı dondurup cözünce hormonlar bozluyo bu yüzden mümkün değil diye biliyorum ben. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
veyr10 Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Cuce said: insanı dondurup cözünce hormonlar bozluyo bu yüzden mümkün değil diye biliyorum ben. Benim de duyduğuma göre insan donunca işte suyun hacmi artiyor ve %23942842140128481043891 ini suyun oluşturduğu hücreyi parçalıyor diye duymuştum biryerde... Yalnız TM ci adamim yani öyle süper bir iddiam yok :D Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
veyr10 Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 SeaGle said: genleşip küçülmek? Haklısın orada acele ile yazarken biraz mıçmışım Ayrıca Byzasz verdiğin bilgiler için teşekkür ederim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ekmek Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Düşük sıcaklıkta hormon bozulmaz benim bildiğim, inaktif olur sadece. İnsanı dondurursan hem suyun hacmi arttığından hem kristalize hale geleceğinden ölür. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
SpiderS_DangeR Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Ekmek said: Düşük sıcaklıkta hormon bozulmaz benim bildiğim, inaktif olur sadece. (tu) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
fizban Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 vücudumuzdan suyu çıkartalım mı napalım anlamadım ben ? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Qui Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 "Abnormal behaviors of water" diye bir makale vardı. Suyun çeşitli koşullardaki davranışlarını diğer sıvılar ile karşılaştırıyordu ve bu ne garip bir sıvı diye bir sonuç çıkarıyordu. Lakin bulamadım.. Bulan varsa beri gelsin. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
veyr10 Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Qui said: "Abnormal behaviors of water" diye bir makale vardı. Suyun çeşitli koşullardaki davranışlarını diğer sıvılar ile karşılaştırıyordu ve bu ne garip bir sıvı diye bir sonuç çıkarıyordu. Lakin bulamadım.. Bulan varsa beri gelsin. İşte benim de demek istediğim yaklaşık olarak bu tarz birşeydi :D Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
veyr10 Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 fizban said: vücudumuzdan suyu çıkartalım mı napalım anlamadım ben ? Hayir benim bildiğim teoriye göre eğer suyun donunca genleşmesini engellersek insanlari dondurup 2103e0913901903091391*3 sene sonra tekrardan canlandırabiliriz tarzi birşeydi. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Hagii Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 sadece suya bağlamamak lazım. diyelim ki su soğuyunca diğerleri gibi hacmi azalıyor olsun. bunu sağlayınca insan dondurlup bilmem kaç yıl sonra tekrar yaşaması sağlanacak mı? konuda kesin ifadeler vermekten çekinerek bunun olmayacağını işin içinde vücudun o muazzam dengelerinden birinin bozulup ters tepeceğini düşünüyorum. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
veyr10 Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Yani bir önceki postumda da dediğim gibi bu tarz birşeydi ve sanirim en önemli engellide bu su olayı teşkil ediyor nitekim kendini kışın dondurup yazın tekrar canlandırabilen bir böcek varmiş bunu da salgıladığı bir maddenin suyun bu özelliğini yok etmesine borçluymuş... Tüm bunları discovery tarzi şeylerden öğrendiğim için yanlış olabilir hemen nobel ödülü vermeyin :D Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Hagii Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 ben de akrepleri dondurup 3 sene sonra çözdüğünde hiçbirşey olmamış gibi yaşadıklarını duymuştum. sana o mesajı yazarken aklımda da o akrep vardı. ben insan dan korkuyorum. vücudu çok karmaşık. bir sorun çıkacaktır. bu benim şahsi ve şu anlık görüşüm. ve bu konuda bir tıpcı veya prof kadar bilemem Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
byzasz Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 bahsettiğiniz kurbağa olmasın sakın, kışın donup havalar açılınca gezmeye başlayan.. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Hagii Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 byzasz said: bahsettiğiniz kurbağa olmasın sakın, kışın donup havalar açılınca gezmeye başlayan.. akrep Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
byzasz Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 akrebi bilmiyorum efsane olabilir, benim sölediğim yaşayan var olan bir hayvan, bildiğin hayvan buzlrın içinde yaşıyor kalbi durmuş vaziyette sonra buzlar çözülünce sadece kalbini bir kez attırack kadar bir enreji geliyordu biyerlerden sonra hayvan açılıyordu.. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Hagii Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 link burada yazıyor. ama 3 sene değil haftaymış Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
byzasz Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 bu neki yazdıklarının hepsi efsane, hatta adam geyik yapmış bile olabilir said: 3 hafta süreyle buz kalıbında dondurulan bir akrep buz eritildiğinde yürüyüp normal hayatına devam eder.hahahah said: Akrepler 1 sene aç ve susuz yaşarlar.iyimiş said: Kopan organları yeniden ortaya gelir.kertenkelerle bir akrabalığı vardır ozaman Radyasyona çok dayanıklıdır. said: Çiftleşme sonucu dişi akrep erkeğini yer. en kömiğide bu sakın karadul diye adlandılılan örümceğin etkisinde kalmış olmasın said: "Eğer akrebin etrafını ateşle çevirirsen, akrep kendini öldürür. denedim yok böle bişey efsane Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Hagii Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 son ikisini sallamışlar hatta 3 hafta harici hepsini de sallamış olabilirler ama var o 3 hafta meselesi. hatta ben 3 yıl diye duydum. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
DoruK Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 19, 2008 bizim arkadaş 20 yıldır sevişmeden yaşıyor Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
veyr10 Mesaj tarihi: Mayıs 20, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 20, 2008 DoruK said: bizim arkadaş 20 yıldır sevişmeden yaşıyor Ondan uzak durmanı teklif ediyorum. Ve asla ama asla sana gazoz veya türevi birşey verirse kabul etme benden demesi... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Hagii Mesaj tarihi: Mayıs 20, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 20, 2008 DoruK said: bizim arkadaş 20 yıldır sevişmeden yaşıyor yazık üzüldüm bir de şu akrep meselesi gogıl a yazın heryerde çıkıyor. ama bilimsel bir dayanak bulamadım. zamanım fazla olmadığı için Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar