Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Ölümden de KALLEŞ!


Soulbringer

Öne çıkan mesajlar

Koyu örtü tüm Tanelim şehrini kapladığında sokakta bir tek dilenci grupları ve ara ara turlayan nöbetçilerden başka kimse kalmamıştı.Bir binanın kapısı hızla açıldığında koyu örtü olarak anılan bu gece de ses bir çıyan gibi çınlamıştı boş zeminde.Karanlıkta bir kişi daha ortak olmuştu bu gruplaşan dilenci ve nöbetçilere.Sessizce ilerliyordu çatıların akslarının düştüğü gölgelerde.Karaltı normal den biraz daha kısa gece mavisi eski püskü bir pelerini olan ve kapşonu kafasına göre büyük geldiğinden sadece ince cenesi bakıldığında görülebilen bir silüetti.Elinde sıkı sıkıya tuttuğu kılıcının kabzasını bir yılanın boğazına sarılmış şekilde sıkıp bırakıyordu.Gözleri yeni uyanan bir beden gibi karanlığa yeni alışmaya başlamıştı.Karanlıkta seçtiği tek tük sokağın ön saflarında nöbetçilere laf atan dilencilerden başka birşey değildi.Korkusunu yenmenin ve bu gece karanlığında yaşıtları gibi yatağında olucağına bu karanlık örtüde dolaştığına hayretler eder şekilde ilerliyordu.Karanlık örtü olarak bu son aylarda iyice sıklaşan ve kararan havada aldığı bu işi kolaylıkla yapıcağını düşündükçe çok daha mutlu oluyordu.Ayakları onunla aynı düşüncede olmadığını cevabını vücuduna uyguladığı acı dalgası ile hissettiriyordu adeta.Acı ve düşünce karmaşıklığı arasında Boyar Manshebun un evine geldi.Boyar Manshebun un oturduğu ev karanlık örtüden fazlasıyla nasibini alıyordu.Korumaları ışıkta olabilmek için kapıdan üç adam boyu uzaktaydılar.Uzaktan evi iyice süzdü karanlıktaki silüet.Herşey basitti.Manshebunun evine giricek çiftcilerin adını tuttuğu vergi borcu listesini çalıcak ve köyüne dönücekti.Uyukluyan ve yarı sarhoş kapı nöbetçilerini kolaylıkla karanlık örtü sayesinde geçti.Önündeki tahta çitleri atladı.Ayakları tam bir dinlence bulucağını hayal ederken karşısında ondan biraz daha kısa Manshebunun köpegi Firg bitti.
Firg bir kara örtü kadar kapkara tüylere sahip kanı andıran kırmızı gözlere sahipti.Yada korkudan gözlerinin rengini kan a benzettiğini de düşündü.Firg kafasını ondan yana çevirip öylece baktı.Karanlık örtüde kalan silüet ise hareketsizce gözlerine bakıyordu.Bu oyunu kendi köpeği olan Manshebun ile de oynuyordu.Bir an içinden güldü.Köpeğine boyarin ismini vermek nede komik bir düşünceydi.Köpeğin hızlı nefes alıp vermesi ile kendine geldi.Firg yerinden doğruldu oldukça asil bir duruşla etrafına doğru baktı daha sonra tekrar yere kurulup gözlerini kapadı.Karanlık örtünün daha da şehiri örtmesi ile silüet köpeğide ekarte ederek kapının girişine yöneldi.Kapıyı yavaşça yokladı minik parmaklarıyla.Kapınin kilitli olduğunu farkettiğinde bir nöbetçinin içeri doğru yöneldiğini gördü.Karanlık örtüden yararlanarak camın olduğu yöne doğru süründü.Camdan dışarı sızan mum ışığı adeta bir fahişe edası ile üstünde ışık hüzmeleri bırakıyordu ve her rüzgarda oynaşıyordu.Kafasını kaldırdı camdan içeri doğru baktı.Manshebun yatağına yayılmış öylece suskun şekilde duruyordu.Camı yokladı.Cam acılabılır sekıldeydı.Camı yavasca araladığında sıra bekleyenı andıran ruzgarda onunla beraber içeri girdi.Manshebun hala hareketsız yatıyordu mum ısığı sonmesıne rağmen.Karanlığa uyum sağlıyan gözleri ile uzakta duran gözüne ilk ilişen küçük çekmeceleri karıştırdı.Fakat orada aradığı hiçbirşey yoktu.Bir sürü cıplak kadın cizimlerinden başka...

Kendi kendine gülüp kapağı yavaşça örttü.Karanlık örtü tüm odayı eline geçirmişti adeta.Manshebunun giydiği üstündeki cepleri araştırmak için yaklaştı.Manshebun hiç kıpırtısız öylece duruyordu.Hatta cam a yüzünü dönmesine rağmen fark etmemesine gözü açık uyuyor anlamını yapıştırıp ceplerini araştırmaya koyulduğunda büyük bir zil çınlattı odayı.Ayak sesleri ve koşuşturmaları işitmesine rağmen zil onu felç etmişti adeta.Kendine geldiğinde bir at arabasında elleri kollari zincirli şekilde karşısında iki Tanelim muhafizi ile karşı karşıyaydı.

Tanelim muhafizlarinin hafif zirhli olmasi ilgisini cekmişti ama önce ne nedenle burda olduğunu öğrenmek istercesine ağzını açmak istedi.Ama ağzının uyuştuğunu farketti.Ona sarızehir içirildiğini anladı.Sarızehiri duymuştu.Suçluluların ağızlarını felc eden bir tür cicek özü suyuydu.Muhafızlar aralarında konusmaya baslamıslardı.Muhafızların hafif ortulu mıgferlerınden yuzlerını secemıyordu ama sesleri duyabılıyordu.Solda oturan ''Yazık cok yazık bu yaşta katil olmuş.''Dıgerı''Aman boşver dostum ya hıc yakalanmayıp daha çok Boyar öldürseydi.''Ikısıde senkronıze sekılde haklısın dıyerek kafalarını salladılar.

Suçlu olan silüet kendi kendine ben cinayet mi işledim diye sayıklamaya başladı.Artık içinden dışarı vurmak ıcın bu cumleyı ugrasırken at arabası yavasladı ve durdu.Sert bir şekilde elindeki zincirler çekiştirilerek indirildi.Getirildiği yer beyaz mermerlere benzer bir taş surlardan ve buyuk kubbelerden oluşan bir yerdi.Dışarıda bulunan gözleri bağlı bir elinde kılıç diğer elinde terazi tutan iki kadın heykeline hayranlıkla baktı eli zincirli olan silüet.Hayran hayran yürümeye başladı arada sırada canını yakarcasına çekiştiriyorlardı zincirleri muhafizlar.Ku
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

hikaye genel olarak güzel gelecek vaad ediyor belki ama her amatör hikayecimiz gibi sendede anlatım bozukluklari(hatalari),dilbilgisi yanlışları mevcut,bazı yerlerde akıcılık bozuluyor buda o an acaba okumaya devam etsem mi sorusunu sorduruyor insan ama dediğim gbi amatör hikayecilikte normal yadıkça olacak bişi.Bunu bile becermek çok zor ben beceremem ancak kıyasını yapabiliyorum sadece[hline]End is near;
Bu I aint afraid;
I see sarrow on faces
But I aint show pitty,
Cause Im the Fallen One!
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...