Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Uzak ara....


Soulbringer

Öne çıkan mesajlar

Uzak ara yürümeye başladı üstü başı çamurlar içinde olan çocuk.Sarı saçlarına çamurlar bulaşmış etrafında sadece ormanın karanlığında öylece ilerliyordu.Küçücük ayakları çamurlardan nasibini almış şekilde gerisingeri izler bırakarak gidiyordu.Açık sarı gözleri karanlıkta iyice solmuş bir sonbahar yaprağını andırıyordu.Sırtında sürüklediği kınında keskin demiri bir an için atarcasına salladı.Kendi kendine birkaç bilmediği söz söylendi.

Söylediği sözleri neden anlıyamadığını içten içe sordu kendisine.Külçe gibi ağırlaşmıştı sırtındaki keskin demir.Etrafına bakındı ve keskin demiri öylece yere bıraktı.Gözleri yavaş yavaş sulanmaya başladı.Yaşları aksine yere düşmüyor göğe doğru yükseliyordu.Kafasını gökyüzüne kaldırdı.Gökyüzünde bir tane bile yıldız olmaması onu hem üzdü hemde kendine getirdi.Etrafına ürkek bir hayvan misali baktı.Sesler duymaya başladı belli belirsiz sesler...

Hızla koşmaya başladı.Ayağından yukarı yükselen çamur taneleri yüzüne doğru bulaşmaya yüz tutarken havayı hissedemediğini farketti.Sesler bir ağır yükmüş gibi etrafından daireler çizerek yanından geçiyordu.Toparlanmalı olduğunu düşündü.Saçını düzeltti.Adımlarını seçmeden atar şekilde ileride gözüne çarpan karaltılara doğru geldi.Karaltıların yüzü buğulu camın arkasından bakılıyormuş gibi karmakarışıktı.Yüzlerin olduğu yerlerde camı andıran buğular oluşmuştu.Sesler artık bedenine yapışıyordu.Sesleri hissederek yerine görerek şekillerden ne olduğunu anlamaya başlamıştı.Bayan silüetinden bir ses eline savruldu.
''Vah vah..Ah kardeş Çocuk nehire düşmüş tam burda hani şu ölü bulunan.Sorma sorma bizim Alinin akrabasının çocuğuymuş...''
Diğer daha uzun bayan silüetinden bir ses de diğer eline yapıştı.
''Ya Sorma kardeş sen gel burda çocuğunu oynasın diye bırak eh olucak iş mi!''
İki silüetin tüm konuştuklarını artık hissedebiliyordu.Lafa karışmak istedi.Ama konuşmayı her deneyişinde soğukluk üzerine binerek onu bir anlığına felç edercesine susturuyordu.
Silüetlerden her kopan sesi yakalamaya başladı sarı saçlı cocuk.
''Ee kardeş bir sene önce oldu.Neyse ruhuna bir dua okuyalım.''
Sarı saçlı çocuk dua ile sarsılmaya başladı.Bir an bir parıldama sardı etrafını soğuk sıcaklığa dönüşürken...Kadınların suratını gördü.Kadınlardan yükselen feryatları artık göremiyor duyuyordu.İki kadın şalvarlari ile koşturmaya başlamıştı.Sarı saçlı çocuk göle doğru yürüdü.Kendi kendine anlamsız şeyler söyleyerek göle girdi.Artık herşeyi anımsıyordu.Annesinin onu buraya oynaması için getirdiğini ama ona tecavüz edip öldürüldüğünü hatırlıyordu.Çocuk bir an nefretle suya vurucak oldu ama su kaskatıydı ve soğuma hissi etrafını yeniden sardı.Arkasına döndüğünde sesler tekrar savrulmaya başladı.
Artık savrulan bir sürü sesi hem duyuyor hemde tutabildiğini farkına vardı.Sudan çıktı.Üstüne baktığında yine üstünün çamur olduğunu görmesi onu şaşırtmıştı.Hızla yürümeye başladı.
Önündeki karaltılara doğru hızlı adımlarla yaklaştı.
''Ya hanım yapma allahaşkına?Delimisiniz divanemisiniz?''
''Ya bey vallahi de billahi de gördük ya Merveyi.''
Bir an durdu sarı saçlı çocuk kendi kendine tekrar etti ''ismim merve'' bir sure sonra ama yeniden unuttu adını.Silüetler yavaş yavaş uzaklaşırken çocukda onları izleyerek yanlarında yürüyordu.Kadınlar tekrar dua okumaya başladığında yine o sıcaklık hissi ile buğu dağıldı ve kadınların kocalarının yüzünü gördüğünde onu bu batağa sürükleyenler olduğunu anladığında hırçın bir bakışla iyice yanlarına yaklaştı.Ellerini iki adamin omzundan içeri doğru soktu.İki adamda bir anda kaskatı kesildi.İki adamda senkronize şekilde konuşmaya başladı.
''Dua edin''
Kadınlar bir an ne olduğunu anlayamamış halde dua etmeye başladılar.Adamların arasında dua her tekrarlanışında kız belirmeye başladı.Gökyüzünden her karaltılı yaprakta bir gölge sanki ışığa çıkarmışcasına beliriyordu.Kadınlar korkuları ile iyice duaları sürerli ve hızlandırdılar.Sarı saçlı çocuk artık eklemlerinin oynadığını hissedebiliyordu.Naciz küçük parmaklarını adamların ensesine doğru getirdi yavaşça göle doğru yürümeye başladılar.Kadınlar öylece gözlerini kapamış dua etmeye devam ediyorlardı.Adamlar suya doğru adımlamaya başladılar.Sonra derinlere gittikçe batmaya başlarlarken ''Dua bitsin!''Kadınlar bir anda gözleri açıldı hafif bir çığlıkla göle doğru koşturdular.Adamlar gölde boğulmamak için çırpınırlarken sarı saçlı çocuk kenardan bu çırpınışları gülümseyerek izliyordu.
Kadınlar feryat figan eşlerine yardım için bağırırken iki beden de serin karanlık gecenin avuclarını andıran suda gozden yitmişlerdi.Kadınlar suyun yuzeyıne doğru bağırıp çağırırlarken yine üşümeye başlıyan çocuk ardına bakmadan koşturmaya başlamıştı.Artık üstünde bir tane bile çamur olmadığını farkettiğinde gülümseyisi kahkahalara dönüşmüştü.


25 12 2003
Ankarada bir ara sokak.
''Abi Uzak ara hikayesi ya doğruysa?''
''Olm git işine ne uzağı ne arası?''
''Abi öyle deme bak şu köye bir gidelim?''
''Ulan tamam şu yılbaşı geçsin söz...''
''Peki abi''
İki iyi giyinimli genç yavaş yavaş gözden ka
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

türkçe kitaplarındaki işleme parçalarından biri gibi. hatta içerdiği duygulara göre, anlatımı basit kalmış gibi. sanki bir romandan alınmış ama ortaokul seviyesi öğrencilerinin türkçe kitabına yerleştirileceğinden dili sadeleştirilmiş zorla.

geniş zaman kullansaydın başarılı olurdu belki
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Wendigo yaptıgın eleştiri için thanks

Sana gelince melun bir kez daha söylemeyeceğim bunun yerine sadece gocunucak seyler aranma deyiceğim...Başka lafım yok sana...[hline]Adalet neden geç gelir diyenlere sözüm;Tanrı Ve Şeytan aynı bütündür ve terk eylemiştir divani.Bu yüzden melekler için işler daha zorlaşmıştır...Jahenné Maé
§Bounty Hunter§
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...