Hatıralar

[Flameoffear]

Cansız hücrelerinde basit bir his gibi dolaşmak isterken, vücudunun savunma mekanizması tarafından yok edilmiş bir aşk virüsümüydüm ben?


Vücudunda isterik bir şekilde dolaşan, yakıcı hissizleşmeyi umursamamaya çalışırken daha iki saat önce "sevdiğim" dediği insana daha bir sıkı sarıldı genç adam. Biliyordu ki bu onun sıcaklığını bedeninde sok kez hissedişiydi. Sigara dumanının harap ettiği çiğerlerini son kez doldurdu onun kokusuyla. Yakıcı hissizleşme ölüm hızıyla ilerliyordu göğsünden kalbine. İçinde yükselen çığlıkları es geçerek sessizliğe gömülmek istiyordu. Bozulmasın istiyordu bu anın kutsal büyüsü.

"Ben gideyim artık" dedi kız gözlerini kaçırarak.
"Git" dedi adam, sessizce. Sonuna bir "me" takısı getirememişti kelimenin.

Kız öylece kaldı olduğu yerde, sonra elini uzattı adama ve sıktı olanca gücüyle.

"Elini tuttuğumda hep derdin, daha sıkı tut, sakın bırakma" Adamın boynu büküldü yere. Islanmıştı çünkü gözleri. Hissizleşme artık yakıyordu yüreğini.
Kız hızlıca elini çekti elinden adamın. Ve geriye doğru döndü, önünde uzanan uzun yola bakıyordu şimdi.
Adam elini uzattı kızın ardından, sonra, yavaşca yere indirdi. Alev almıştı ruhu, cehennem gibi yakıyordu her tarafını.

"Git hadi" diyebildi kurumuş boğazı izin verdiği ölçüde.
Kız başını döndürüp arkaya baktı, adama değil yere bakıyordu. Sonra yavaşca geri döndü.
"Önce sen git" dedi.
Nemlenmiş gözleriyle seçemiyordu artık kızı. Geriye doğru bir iki adım attı ve durdu. Kilitlenmişti sanki bacakları hareket edemiyordu. Zorla sırtını döndü, bir kaç adım atmaya zorladı kendini. Üşümeye başlamıştı şimdiden. Ve yine durdu, bekledi bir kaç saniye öylece. Sonra yavaşça kıza döndü. Zor tutuyordu kız kendini, bir damla yaş bıraksa ardıdan barajdan azad edilmiş sel gibi gelecekti gerisi biliyordu çünkü.

"Git artık, beni benle bırak ve git. Ardına bakmadan git sevdiğim ki görmeyeyim yaşlarını o güzel gözlerinden. Dayanamam buna. Lütfen... Git"
Dedi adam içten gelen aleviyle.
Kız hiçbir şey demeden arkasını döndü ve gitmeye başladı. Koşar adım ayrılıyordu cinayet mahalinden.

Bekledi adam, öylece bekledi kız gözden kaybolana kadar. Oturdu sonra çimenlerin üstüne ve bir sigara yaktı. Zordu hayat, zordu sevmek birisini. İçindeki sızlamaları bastırmaya çalışırken aklında sadece tek bir şey vardı.
"Seni çok sevdim, sevdim, sevdim sev..... "



Yaşanmışlıklar insanın içinde derin bir çukur kazıyor ve köklerini sökemeyeceğiniz kadar derine saplıyor. İnsana acı vermese de ölen her şeyin olduğu gibi sevgininde iskeleti bir yerlerinizde hep kalıyor. Bırakalım hatıralar yattıkları soğuk mezarda huzur içinde uyusunlar.

[Villians]

Cansız hücrelerinde basit bir his gibi dolaşmak isterken, vücudunun savunma mekanizması tarafından yok edilmiş bir aşk virüsümüydüm ben?
ve son paragraf tan oluşsaydı benim için daha iyidi:)

biraz ne biliyim daha delici cümleler bekliyordum ben
ama ellerine sağlık

[Flameoffear]

Bu başımdan geçen bir olay. İlk ve son paragraf yorumdan ibaret, orta kısım olayın anlatıldığı kısım. :)