Kader Savaşları..

[ghost_boo]

Bizim hikayemiz çok eskiye dayanıyor aslında.. Size tamamını anlatabilmek isterdim ancak.. Bu imkansız gibi duruyor.. Ancak deneyeceğim ve elimden geldiği kadar anlatacağım. Çünkü hikaye sizin doğduğunuz zamandan çok daha öncesinden başlıyor. İnsanlığın doğuşu değil , dünyanın doğuşundan başlıyor..

Güneş pek uğrak olmayan ufak bir yıldızdı. Kocaman evren , bir çok ırkın yaşam alanı. Ve bu boyut ise fiziksel olarak varolan nadir boyutlardan biriydi. Hikayemiz Güneşin bir patlama yaşamasından ve dünyanın oluşup , atmosferli , bitkili hayvanlı güzel bir dünya olmasından başlıyor. Önce dünyada dünyaya ait ırklar vardı. Dünyada oluşmuş , doğaya aykırı olmayan mutlu ırklardı bunlar. Ormanları yöneten peri ırkı , gökyüzünün efendileri ejderhalar , denizin yerlisi deniz halkı , ormanda periler krallığında yaşayan unicornlar ve daha pek çok ırk. Ancak hiçbirşey saflığını ve mutluluğunu bu kadar koruyamazdı. Dünyaya , Krallığımızı bozmaya Kryon'lar geldiğinde , durumun bu kadar bozulacağını hayal bile edemezdik.

Kryonlar zeki bir ırktı. Açıkçası fazla zeki , tekniksel olarak. Ancak hiçbirinde geleceği görme yetisi yoktu ki , şu an bu sistemde yaşam savaşı veriyoruz. Kryonlar geldiğinde dünya hala tek kıtaydı. Kıtanın ortalarını , kuzeyini ve batısını bir takım savaşlar ve çirkin silahlar sonucu ele geçirmiş ve kendilerini dünyanın efendileri olarak sunmuşlardı. Dünyayı henüz tamamen bilmediklerinden ve hiç tükenmez kendilerini beğenmişliklerinden evrenleri ve boyutları gezen gezginleri çağırdılar dünyaya. Bu araştırma grubu onların yapacağı işi onların yapacakları zamanın çok daha azıyla yapacak ve belli bilgiler alıp gideceklerdi . Kryonlar'dan tüm dünya sakinleri nefret etti. Babam , yani kral , defalarca ordular yolladı Kryon şehirlerine ve yöneticilerine.. Ancak ordular asla geri dönemedi. Sürekli birileri gidiyor ancak geri dönemiyorlardı. Vahşi Kryon'lar , kendilerine tanrı rolü koymuş , dünyayı değiştirmeye çalışıyorlardı.
Gezginlerin gemisi geldi ve üç kişiyi bırakarak gittiler. Rimala , Khrul ve Porfiria dünyaya indiğinde onları önce Kryon'ların Lordları , Teknik başkan ve onun grubu karşıladı. Ardından gezginler ormana geldi ve bizimle tanıştılar. Onları ben , ailem ve vezir karşılamıştık. Uzun uzun konuşmalarımızdan sonra onların yüzyıllardan fazladır varolduklarını , ırklarını bilmedikleri gereğiyle yola çıktıklarını ancak sonra bilgi depolamaya başladıklarını ve bir araştırma grubu olarak devam ettiklerini öğrendik. Sempatik ve alçakgönüllü kıdemli ruhlardı onlar. Bize Kryonlardan bahsetmelerini istedik. Uzun zamandır hiç kryon görmemiştik ve neler yaptıkları hakkında hiç bir bilgimiz yoktu. Rimala ve Khrul ile yaptığımız uzun görüşmeler sonucunda onların bir tür silah ve farklı ırklar üstünde çalıştıklarını öğrendik.. Şimdi Rimala'nın notlarından bazılarını veriyorum..

"Bugün dünyaya indik. Bizi büyük bir törenle karşıladılar. Çağırıları defalarca olmuştu ve anlattıkları kadarıyla dünya ufak olmasına karşın gerçekten ilginç bir gezegen. Kryonların Yöneticisi Loirx ve teknik lideri Muzeva ile tanıştığımda dünyadan değil kendi çalışmalarından bahsettiler. Bize yaptıkları çağrılar dünya hakkındaydı ama sanırım onları incelememiz için çağırıldık. Madem öyle istiyorlar.Bunu yapacağız.
Biz geldikten bir kaç saat sonra gemimiz kalktı ve biz üçümüz burada kısa bir süreliğine bırakıldık.Burada yalnız kaldığımızın 5. Saatinde Kryon'ların teknik lideri değişti ve Nestra adında zeki ve genç bir kryon oldu. Bu ani değişim onun yarattığı bir tasarım sonucunda olmuş. Bir silah tasarlamış ve sanırım madde ile antimadde arasındaki zıtlığı kullanmış. Böyle bir silah ilk defa duyuyorum ve inceliyorum. Tasarımlardan anladığım kadarıyla ilk defa bu kadar güçlü bir silah yaratılacak. Bana hem yaratıcı hem de korkutucu geldi. Bir kaç gün sonra Kryon'ların bahsettiği önemsiz orman sakinlerini ziyarete gideceğiz. Yanımdakiler ise erkek kardeşim olan Khrul ve ikimizden çok daha genç olan meraklı kız Porfiria. Sadece bir kaç yüzyıldır bizimle gezegenlere iniyor..
Diğer bir çalışma ise yeni bir ırkın tasarımı. İnsan denilen bu ırk köle olarak yaratılıyormuş ama bu kadar ince ayrıntıları ilk defa uyguluyorlarmış. Ben görünüşlerini pek beğenmediysem de özellikleri gerçekten hoşuma gitti. Ama en fazla bir yüzyıl kadar yaşayacaklarını söylüyorlar. Bu fazla kıdemli olmadan ölmeleri için. Ucuz mallar olacakmış ve sık sık değiştirmek daha iyi olacakmış. Bu çalışma da yine Nestra çalışmış. Gerçekten Kryonların en zekisi deniyor onun hakkında. Garip ama ondan korkan kişiler çok fazla.. "

" Bugün uyandığımda Nestra'nın kaybolduğu hakkında bir haber aldım. Khrul ve Porfiria onu arayan grubun arasına katıldı. Böylece Kryon'ları daha yakından inceleyeceklerdi. Ben ise şehri dolaşmak istedim. Şehri dolaşırken farkettiğim ilk şey Kryonların duygusuz olduklarıydı. Duyguları vardı tabi ki ancak tekniksel alanda bir şey yaratma hevesleri bunu bastırıyor gibiydi. Burada daha önce görmediğim derecede bir teknoloji var. Açıkçası doğallığı özlüyorum. Yarın orman sakinlerini ziyaret etmek için sabırsızlanıyorum. Herneyse bir kaç saat sonra Nestra'nın laboratuar'da yeni tasarımını yapmaya başladığı ve uzun bir süre görünmeyeceği duyuruldu. Ancak ben gezilerime devam edecektim. Şehir korkunç derecede teknolojik ve hoşuma gitmiyor. Akşam saatlerine doğru Khrul kuzeye Porfiria ise iç kesimlere doğru gitti. Ben batı sahillerinde kalacağım. Teknik gruplar burada daha çok ve şimdilik olan görev paylaşımında teknik grup benim alanım. Burada çok fazla okul var ve teknik açıdan gerçekten çok çabuk ilerliyorlar. İnanılmaz zekiler. Burada en aptal kryon bile inanılmaz bir zekada. Nestra ile sohbet etmek istiyorum ancak onu görmek neredeyse imkansız gibi gözüküyor bu gidişle. Bütün gün şehri gezdim ve Kryon'lar hakkında bir şey yazmadan önce düşüneceğim."

" Şu an ormandayım. Güzel Prenses Eriu'nun bana verdiği rahat odada kalıyorum. Bugün gerçekten çok yoğundu ve olayları algılayabilmek çok zor oldu. Burası gerçek bir masal diyarı. Periler , ejderhalar , tek boynuzlu atlar ve garip garip isimlendirilmemiş bir sürü ırk hepberaber mutlu yaşıyorlar. Tek bir orman krallığı hepsini yönetiyor. Bu çok güzel bir duygu. Anlattıklarına bakılırsa Kryon'ların vahşiliği ve kendinibeğenmişliği onların düzenini bir süre önce mahvetmiş. Onlara yaratılan silah ve ırklardan bahsettiklerimde özellikle Prens Nia ve Prenses Eriu gerçekten çok öfkelendi. Zeki ve güzel kişilerle dolu krallık. Halkı daha göremesem de gerçekten güzel bir işleyişi olduğu kesin buraların. Kryon'lar ve Orman Sakinlerinin arasında gerçek bir düşmanlık sözkonusu. Konusu açılınca bile etrafın soğuduğunu hissediyorum. Buradaki barış ve huzur kokusu gerçekten o şehirlerde yok. Gerekli bilgileri alıp o şehirlerden uzaklaşacağım için mutluyum. Ama bu orman'ı incelemek için başka ekipler yollayacağım.Periler Kanatlı yaratıklar. Gözleri çok keskin ve dişleri de etçil oldukları için çok sivri. Boyunlarının arka tarafında garip bir solunum organı var . Sanırım bu bir tür maddenin içinde nefes almaya yarıyor ama o maddenin ne olduğunu daha soramadım. Antenleri etraftaki her hareketi algılamak için var ve sağ ellerinde büyük pençeler ve kollarına dolanan garip bir organ daha var. Bunu kırbaç olarak kullanabiliyorlar. Ama daha çok güzel görünmek için kullanıyorlar. Sol kollarını kaplayan madde ise daha asitsel ve yakıcı. Bunu ise avlanmak ve savunmak için kullanıyorlar. Çok güzel bir ırk. Farklı farklı renklerden oluşuyorlar ve ilginç bir göz oyunu oluyor. Ejderhalar ise daha büyük. Evet bizim gemimizin neredeyse yarısı kadar büyüklükte bir ejderha gördüm. Zaten en fazla o kadar olabiliyorlarmış. Dünyadaki 4 temel element'in ejderhaları daha çok. Ama onun dışında garip ejderhalar da var.Ateş ejderhaları en büyük olanları . Gerçekten ihtişamlı bir ırk ve krallıktan daha kopuklar diğer ırklara göre. Boyutlar arası geçebilme özellikleri çok ilgi çekici ama hangi organlarıyla yapabildiklerini daha araştırma fırsatım olmadı. Khrul'a haber yollayacağım. Bir süre burada olmak istiyorum. Unicorn'lar ise bu iki ırktan sonra en önemli olanlarından biri. Tek boynuzlu yarı at yarı ne olduğunu anlayamadığım bir ırk. Çok zeki ve çevikler. Aura'ları gerçekten çok büyük ve inanılmaz bir büyü zekaları var.Evet büyü burada da kullanılıyor. Gerçekten çok ilginç bir yaşayış tarzları var ve periler krallığında çalışan gerçekten yüksek rütbeli Unicornlar var. Çoğu saf iyilikten oluşuyor ve orman'ı anneleri gibi görüyorlar.Ve bugünlük bahsetmem gereken son ırk ise denizhalkı. Ancak onlardan henüz bir tane bile göremedim. Bu yüzden bir şey yazamayacağım. Şimdi ise uyumam gerekiyor. Bugün çok yorucuydu. Kryon'lar ve Orman arasındaki sınırı geçmek bile neredeyse imkansızdı.






Şimdilik bu kadar devamı yarın akşam/sabah...

[Villians]

Giriş-gelişme çok güzel yani neyin neolduğunu anlamak nasıl oldğunu anlamak gayet açık şekilde anlatılmış...karakterleri biraz daha tanımak istedim pek detay verilmemiş gibin
bide şey kyronlar çok konuşmyor diyince aklıma finliler geldi....soğuk ırk...