Setroth Mesaj tarihi: Şubat 28, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 28, 2003 haklısınız ama çıkacak savaş eninde sonunda.. Türkiye ne yapsın? [Bu mesaj Setroth tarafından 28 Şubat 2003 18:11 tarihinde değiştirilmiştir] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Setroth Mesaj tarihi: Şubat 28, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 28, 2003 cevaplar kesildi.. esas soru bu görüldüğü gibi :)[hline]bu adamın her söylediğine katılıyorum -bLaQ Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
general83 Mesaj tarihi: Şubat 28, 2003 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 28, 2003 said: Setroth, 28 Şubat 2003 17:07 tarihinde demiş ki: general ne yapalım? eylemlere gidip dükkan, araba, otobüs mü parçalayalım? bunun yolu bu değil, hiç bir işe de yaramaz. millet bilinçli olsun, ne olduğunu bilsin, sonra en zaman ne yapacağını bilir zaten.. esas bu savaşa Türkiye olarak hayır demek, Türkiye yi eşgalin eşiğine getirir (yukarda saymıştım birkaç sonuç) Ordaki halkın zarar görmesinden korkuluyor.. orda bu zamana kadar açlıktan ölen insan sayısı 2. dünya savaşında ölen insan sayısını bulmuştur. yaşam koşulalrını da görüyorsunuz. zaten sürekli bir savaş içindeler. saddam rejimi değişmedikçe bir gelişme olacağı da yok. ben demiyorum illa vursunlar diye ama adamın da başka türlü gideceği yok. giderse de veliahtı hazırdır. yani bazı kesimler insanlık dıramını falan ön plana çıkartarak duygu sömürüsü yapıyor fazlasıyla ama şu an ki hali zaten farksız. senede mayına basarak ölen insan sayısı bile epey fazla. her gün ölüm korkusuyla yaşayanları da siz düşünün. yani bu gidişe dur demek lazımdı zaten. saddamın güçlenmesi de abd den önce Türkiye nin zararınadır. ırak geçmişte pkk ya destek vermiş, bugün de benzeri terör gruplarına destek verdiği düşünülen bir ülkedir. saddamın elinde şu an ki amerikanın gücü olsaydı başta Türkiye giderdi.. Hele tahmin edildiği gibi kimyasal silah varsa ilerde ne olacağını kimse bilemez. bugün rusyanın elinde nükleer 2 füze olsa (ki fazlası vardır), amerika şu halinden isterse 5 kat güçlü olsa bile bu ülkeye sözünü geçiremez. devir değişti artık. milyonlarca askerin savaş alanlarını doldurduğu zamanlar geride kaldı. bir düğmeye basarak bir ükle silinir haritadan. bu tür diktatör rejimler tehlikelidir dünya için. hele saddam gibileri... bence bazı şeyler petrolden daha değerli. yeni abd petrol alıcakmış ordan falan.. doğrudur değildir bilemem. ama öyle bir duruma geldik ki savaşa hayır demek bizi batağın içine sürükler. ekonomi bozulur, terör hortlar, şu an ki ulusal sorunlarımız (kıbrıs, kürt devleti, ab birliği, borç, harç vs) hepsinin çözümü zorlaşır. yani ben piskopat değilim alayım silahı adam öldürmeye çıkayım dışarı. birçok yönden bakmaya çalışıyorum olaya... şu iki kelimelik "savaşa hayır"ın bizim için ima ettikleri kaç sayfaya sığar, ki herkesin ağzına sakız olmuştur..? ha saddam defolur gider, ülke adam gibi yönetilir, kimyasal silah belirsizliği ortadan kalkar, o zaman başka.. ben sadece savaşa evet veya hayır a yanıt aradım. yoksa abd nin petrolü vs beni ilgilendirmez. icabında blind guardian - battalions of fear [Bu mesaj Setroth tarafından 28 Şubat 2003 17:23 tarihinde değiştirilmiştir] şimdi, madem hamama girdik o zaman terleyelim bakalım yavaş yavaş. güzel kardeşim, ben yanılmıyorsam ki yanılabilirim, kimseye eyleme gidin demedim. öncelikle bilinçlenin dedim. ha eğer sen azıcık bilinçlenmiş olsaydın, zaten böyle bir mesajı yazmıyacaktın o ayrı. ben bir kaç eylemde gözlerimle gördüm, onun dışında da yakın çevremden yeterlice bilgi aldım, o eylemlerdeki olayların eylemin geneliyle EN UFAK BİR ALAKASI YOKTUR. sadece ufak bir grup tarafından, kendi çıkarları doğrultusunda çıkartılan olaylardır, ve ben kişisel olarak desteklemiyorum, aklı başında hiç bir savaş karşıtının da desteklediğini zannetmiyorum, zannetmiyorum ne kelime EMİNİM! bu bir. bilinçli olsunlar demişsin, ben de aynı şeyi söyledim, o konuda bir yorum yapmanın anlamı yok, fakat bu savaşa hayır derse kim türkiyeyi neden işgal edicek çok merak ettim doğrusu, eğer kastın amerikaysa, şu basit mantığı yürütemiyor musun güzel kardeşim: amerika, bu işi türkiye'de (mesela) 250 bin askeri yokken mi daha rahat yapar, yoksa varken mi? bu iki. şu saddam meselesine gelelim. evet saddam bir manyak. bir diktatör. haklısın. peki güzel kardeşim, buş neci? şaron neci? buşun dünya üzerinde kaç tane diktatörü desteklediğinden, en ufak bir haberin var mı acaba??? örneğin pakistan, orda neler oluyor, bir araştırmak ister misin? ayrıca saddam'ı kim destekledi, kim başa getirdi, iran'a karşı onca silahı kim sattı bir fikrin var mı? daha dumur edici bir şey söyliyim, saddam, amerikan büyükelçisine biz küveyt'e giriyoruz dediğinde aldığı cevap neydi biliyor musun? ben söyliyim: bize ne girerseniz girin. burası kurtlar sofrası. uyansan iyi edersin. ha şu açlık vs. için saddam'ı suçlaman da bana bay ertuğrul özkök'ü hatırlattı, o da sürekli aynı mantığı yürütüp duruyor. haklısınız ne diyim, saddam eli kanlı diktatör, ona onca ambargoyu uygulayanların hiç bir suçu yok. doğrudur. şu söylediklerimden sonra bile haklısınız, o da savaş açmasaydı değil mi??? petrolü de zaten ambargo yüzünden satamıyor şeklinde bir durum söz konusu bile değil. istemiyor. turşusunu kuracak sanırım! kaç milyon insan açlıktan öldü, kaç milyon insan salgın hastalıklardan öldü haberin var mı? birleşmiş milletlerin iki silah denetleme kurulu başkanı "ulan bu ne zulüm bize ilaç fabrikalarını denetletiyorlar, adamlar açlıktan vs. ölüyor" diyerek istifa etti görevinden, haberin var mı acaba? şi Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
HellHound Mesaj tarihi: Şubat 28, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 28, 2003 simdi hatirladim ulan guzel filmdi be! Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
HellHound Mesaj tarihi: Şubat 28, 2003 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 28, 2003 her amerikayla ilgili topic oldugunda nedense aklima geliodu: ...He came closer to the bed. 'For ever!' he repeated. 'And now let us get back to the question of "how" and "why". You understand well enough how the Party maintains itself in power. Now tell me why we cling to power. What is our motive? Why should we want power? Go on, speak,' he added as Winston remained silent. Nevertheless Winston did not speak for another moment or two. A feeling of weariness had overwhelmed him. The faint, mad gleam of enthusiasm had come back into O'Brien's face. He knew in advance what O'Brien would say. That the Party did not seek power for its own ends, but only for the good of the majority. That it sought power because men in the mass were frail cowardly creatures who could not endure liberty or face the truth, and must be ruled over and systematically deceived by others who were stronger than themselves. That the choice for mankind lay between freedom and happiness, and that, for the great bulk of mankind, happiness was better. That the party was the eternal guardian of the weak, a dedicated sect doing evil that good might come, sacrificing its own happiness to that of others. The terrible thing, thought Winston, the terrible thing was that when O'Brien said this he would believe it. You could see it in his face. O'Brien knew everything. A thousand times better than Winston he knew what the world was really like, in what degradation the mass of human beings lived and by what lies and barbarities the Party kept them there. He had understood it all, weighed it all, and it made no difference: all was justified by the ultimate purpose. What can you do, thought Winston, against the lunatic who is more intelligent than yourself, who gives your arguments a fair hearing and then simply persists in his lunacy? 'You are ruling over us for our own good,' he said feebly. 'You believe that human beings are not fit to govern themselves, and therefore-' He started and almost cried out. A pang of pain had shot through his body. O'Brien had pushed the lever of the dial up to thirty-five. 'That was stupid, Winston, stupid!' he said. 'You should know better than to say a thing like that.' He pulled the lever back and continued: 'Now I will tell you the answer to my question. It is this. The Party seeks power entirely for its own sake. We are not interested in the good of others ; we are interested solely in power. Not wealth or luxury or long life or happiness: only power, pure power. What pure power means you will understand presently. We are different from all the oligarchies of the past, in that we know what we are doing. All the others, even those who resembled ourselves, were- cowards and hypocrites. The German Nazis and the Russian Communists came very close to us in their methods, but they never had the courage to recognize their own motives. They pretended, perhaps they even believed, that they had seized power unwillingly and for a limited time, and that just round the corner there lay a paradise where human beings would be free and equal. We are not like that. We know that no one ever seizes power with the intention of relinquishing it. Power is not a means, it is an end. One does not establish a dictatorship in order to safeguard a revolution; one makes the revolution in order to establish the dictatorship. The object of persecution is persecution. The object of torture is torture. The object of power is power. Now do you begin to understand me?'... - 1984'ten [hline]Day after day we will gratefully suffer for more Predestined's our part So we bleed in the name of god Blind Guardian - Age of False Innocence -Kings of Chaos- So please, a little respect. For I am Costanza. Lord of the Idiots! - George "Gammy" Costanza (Cantstandya) [Bu mesaj HellHound tarafından 01 Mart 2003 00:07 tarihinde değiştirilmiştir] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar