Earenwen Mesaj tarihi: Kasım 20, 2005 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 20, 2005 artık kaldıramıyorum. insan olmamın verdiği zayıflıktandır belki, belki de insan olmanın getirdiklerinden... anı yaşamaya çalışan ve kendini kandıran bir insan. mutluluktan başka bir duyguyu tatmak istemiyor, herşeye iyimser bakmak istiyor. bakıyor da. kin, nefret, hüzün, aşk.. mutluluk hariç hiç bir duyguyu barındırmıyor, başka hiç bir duygu ona tutunamıyor. bir çok şeyin farkında ama ilgilenmiyor, mutlu kalmayı tercih ediyor. farkında olmadığı şeylerden biri, gerçeğin ta kendisini hissetmeye başladığında anlamaya başlıyor. o hep kurtulduğunu sandığı duygular onunla birlikte gelmiş, içinde yer edinmiş, karakterde yer edinmek için saldırmaya başlıyorlar. özgüveni kemirerek öldürmeye başlıyorlar. özgüven ölüme yaklaştığında, o kendisinin olması gerektiği kişi olamadığını düşünüyor. birşeyler değişmeliydi. o sorunu karakterinde aradı, çünkü en zayıf parçası artık hastalanmış karakteriydi. karakterini değiştirmeye çalıştı, idoller edindi. karakterini değiştirmeye çalıştı, defalarca. defalarca kendini değiştirdi. ve en sonunda başardı veya başardığını sandı. ama aslında başından beri aynı hatayı yapıyordu. duygularını bir köşeye itiyordu. duyguların onu yanlış yöne ittiğini düşünüyordu, başkası olmak istemiyordu ama aynı kalmak da istemiyordu. geriye baktı ve bir köşeye ittiği şeylerden birini gördü. zeka... zeka hep onunlaydı. her zaman kendi köşesinden ona yardım etmiş, ona kendi hayat felsefesini kazandırmıştı. bu sefer o zekasına yardım etti. zekası tüm kontrolü ele aldı ve duygularını dizginledi. artık her türlü duygusunu kontrol edebiliyordu. tüm duyguları hapsediyor, zamanı geldiğinde onları çıkartıyor, diğer insanlara ve kendisine gösteriyor, böylece normale döndüğünü düşünüyor, rahatlıyordu. zeka duygulardan güçlü olabilirmiydi? hiç sanmıyorum. sonunda zekamın gücü tükendi. adı üstünde "zeka", yapabileceği en mantıklı şeyi yapıp kendisinden güçlü olan duygulara katıldı. kendi zekam bana ihanet etti. artık zekamın ve duygularımın kontrolü bende değil. özgürleştikce daha fazlasını istiyorlar. zekam her şeyi yargılıyor, insanları, arkadaşlarımı, inandıklarımı... aklımdan aynı anda onlarca düşünce geçiyor. duygularımla işbirliği yapıp sürekli kulağıma birşeyler fısıldıyor. sürekli.. sürekli... susmuyor. ta ki ben "kapat çeneni!" diye bağırana kadar. seviniyorum, kontorlümü ele aldım sanıyorum. ama yanılıyorum, zekamı susturan ben değilim; öfkem.. bu sefer de duygularımın askeri oluyorum. zekamın kulağıma fısıldadığı şeylerden güç alan duygularım birer birer patlıyorlar. çok sevdiğini düşündüğüm şeylerden dakikalar sonra nefret edebiliyorum. tıpkı deliler gibi.. etrafı delilerin gördüğü gibi görmeye başlıyorum. tıpkı deliler gibi olmayan sesler duyuyorum. duygularım birbiryle savaşıyor ve ben bunu durduramıyorum. ve daha da kötüsü.. bazen tıpkı deliler gibi, kontolü ele aldığımı sanıyorum. ama asla olanları durduramıyorum. sanırım gerçekten de deliriyorum. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
lonly_restless Mesaj tarihi: Kasım 20, 2005 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 20, 2005 engellemek insana özgü bi eylem değil bence.insanlar o kadar yetenekli olamaz.buna inanmam! Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar