Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Tahran Konferansı


King_Tiger

Öne çıkan mesajlar

(28 Kasım - 1 Aralık 1943), II. Dünya Savaşı sırasında ABD başkanı Franklin D. Roosevelt, İngiltere başbakanı Winston Churchill ve SSCB lideri Josef Stalin arasında düzenlenen toplantı. Avrupa'da açılacak "ikinci cephe" sorununda odaklaşan konferansta Stalin, Alman işgali altındaki Fransa'ya yapılacak çıkarmayla birlikte Doğu'da geniş çaplı saldırı başlatmayı kabul etmiştir. Tahran Konferansı'nda askeri sorunlar gene ağırlık taşımakla birlikte; Müttefikler arasında düzenlenen önceki toplantılara oranla siyasal konular, daha geniş biçimde ele alındı. Stalin, 1939 tarihli Alman-Sovyet Saldırmazlık Paktı ile 1940 tarihli Sovyet-Fin Antlaşması'nda öngörülen sınırların korunmasını; ayrıca Doğu Prusya'nın Baltık kıyısındaki topraklarının SSCB'ye verilmesini istedi. Almanya sorununu ayrıntılı biçimde ele alan üç önder, bu konuda ve savaş sonrasında kurulacak uluslararası örgütle ilgili kesin bir karara varamadılar. Londra'da bulunan sürgündeki Polonya hükümetine ilişkin tepkisini belirten Stalin ile Batılı önderler arasında, Polonya sorununda ciddi bir anlaşmazlık çıktı. Ama üç önder, bir bölümünü işgal altında tuttukları İran'ın savaş sonrasında bağımsızlık ve toprak bütünlüğünü güvence altına alan ve bu ülkeye ekonomik yardım yapılmasını öngören bir bildiri üzerinde anlaşma sağlayarak; bunu 1 Aralık 1943'te yayımladılar.

Ana Britannica, 29. cilt[signature][hline]Malkoçoğlu, 9 Mart 2005 tarihinde demiş ki:
Bu ne biçim forum? Üyeliğe ödediğim avuç dolusu paraya yazık. Kaliteli konular tartışın. Attırmayın benim sigortalarımı.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Roosevelt'in uygulanacak yöntem konusunda tereddüdü yok. Temel meselelerle ilgili kararlar, ancak Stalin ile kendisi tarafından alınabilir. Churchill, çağdışı kalmış biridir. Onun muhafazakar sıfatını taşıması, krallık düzenine bağlılığı, komünizm düşmanlığı, sömürgeciliği, hatta güzel söz söyleme yeteneği, giyimi, davranışları her şeyi her şeyi Roosevelt'e pek eskimiş görünüyor. Churchill'in ülkesi, bundan böyle belini doğrultması imkansız bir kıtanın kıyıcığındaki zavallı bir adacıktan başka bir şey değildir. Churchill'in pek böbürlendiği imparatorluğu da nihayet Amerika'nın zaferinden sonra yıkılıp gidecek bir baskı ve haksızlık abidesi... Stalin ile Sovyetler Birliği ise tarihin gelişme doğrultusunda, yeni bir aşamayı temsil etmektedir. Moskova'daki Amerikan askeri ataşesi Deane gibi Başkan Roosevelt de Amerika ile Bolşevikler arasındaki işbirliğinin, ortak düşman ezildikten sonra devam etmeyecek bir garip ittifak olduğunu söyleyenleri öfkeyle tersliyor.

Stalin ile Roosevelt, Tahran Konferansı'nda ilk defa yüz yüze geldiler ve uzun süre baş başa görüşme imkanını buldular. İşin tuhaf tarafı bu konuşmalarda Churchill, adeta bir üvey evlat muamelesi gördü. İkinci cephenin 5 ay sonra 1944 Mayıs'ında Manş kıyıları ve Güney Fransa'ya yapılacak çıkarmalarla açılması karar altına alındı. Çıkarma tarihinde Sovyetler de Doğu'da genel bir taarruza girişeceklerdi. Churchill'in "Birkaç tümenle Ege Adaları'nın işgal edilmesi, ikinci cephenin bir veya en çok iki ay ertelenmesi göze alınırsa Türkiye'nin de muhtemelen savaşa sokularak; ortak cepheye sağlam bir ordunun daha kazandırılması; böylece de Rusya'ya o korkunç kutuplar veya kullanışsız İran yolları yerine, Boğazlar'dan geçerek rahatça ulaşılması" önerisi, Stalin tarafından soğuk karşılandı. Stalin, Churchill'in Balkanlar'dan Türkiye'nin de katılımıyla yapmak istediği harekatın maksadını biliyordu. Churchill gibi Stalin de bunu açıkça söyleyemiyor; Fransa dışında bir cephe açılmasının kuvvetlerin dağılmasına neden olacağı sakıncası arkasına gizleniyordu. Tahran'da ikinci cephenin 1944 Mayıs'ında açılmasının ötesinde, hiçbir kesin karar alınamadı. Yayınlanan ortak bildiride "Ortakların eylemde, anlayışta ve amaçta birlik içinde oldukları" bildiriliyordu. Tahran'da Churchill ve Roosevelt'in, İsmet İnönü ile görüşmeleri de uygun bulunmuştu.

İbrahim Artuç, İkinci Dünya Savaşı
H. Von Moos, Büyük Dünya Olayı[signature][hline]Malkoçoğlu, 9 Mart 2005 tarihinde demiş ki:
Bu ne biçim forum? Üyeliğe ödediğim avuç dolusu paraya yazık. Kaliteli konular tartışın. Attırmayın benim sigortalarımı.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...