Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Beyaz Yakalılar


barbu

Öne çıkan mesajlar

Oralara gidip madara olanlar, adamların cebinde düzgün para yok uyduruk ucuz köy evleri kiralıyorlar kışın başlarına yıkılıyor, paraları yok para kazanmaya çalışıyorlar köylülerle muhatap olup takışıyorlar para kazanmak için vs.

Sonra çok kötü bilmem ne.

Gideceksen olacak paran alacaksın güzel bir ev kimseyle muhatap olmadan krallar gibi yaşayacaksın cennet gibi yerler oralar.. 

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

iste sistem oyle guzel kurulmus ki, beyaz yakalinin biriktirmeye calistigi parayla anca apartta, 15 gun, kahvaltini ko$edeki bim'den aldigin eritme peyniriyle yaparsin.

seviyorum lan kapitalizmi, dunyaya gelip bir umut icinde yasayanlarin vuruyor sirtina kibaci, vuruyor jokeri.

biz koleler kimiz ki oyle, bag bahce, dogal yasam, suzme bal, aksamlari hippi mayo partileri. ho$t!

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ya bi adam vardi, 140 journals mi koymustu, baska bir kanal mi bilemedim, adam boyle tezgah acmis marmaris mi bodrum mu ne, gelen sut bebelerini tokatliyodu, sacma sapan hayata dair quote lar dosuyodu ahaha.

bir de yancisi vardi bunun, abeyy elini ayagini opem, bi dal cigara abey diye, bilen varsa koysa ya sdf

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

 

dutch, swedish gibi planli insanlar degiliz.

adam gokceada'ya gitmis ve bilgisayar muhendisi.

google'a girse zaten gokceada'nin COK ZOR bir tarim arazisi oldugunu soyler.

kisin gokceada'da tarim yapmak ruzgardan dolayi imkansiza yakin herhalde, bu adam mesela nasil para kazaniyor belli degil.

cok iyi planlanmis ornekler de bu sefaletten cok uzak ? 

 

 

 

adamlar tirpan hic kullanmiyor o kadar farkli anlayis

Spoiler

 

Goering tarafından düzenlendi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

7 saat önce, Xenus dedi ki:

 

bu adam niye dün doğmuş gibi konuşuyor. emlakçı tavrı, köylü tavrı vs bunlar hep bilinen şeyler. 

 

gerçi hala uyanmamış, köylü kahvesine gidin ordan ev bakın diyor, burası kötü karadeniz nefis aslında diyor

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Taninmadiginiz, bir şekilde ailevi köklerinizin olmadığı bir köye taşınmak çok büyük risk. Kendinizi kabul ettirmeye çalışmakla geçer ilk 3-4 sene. Karadeniz’in tek avantajı su olur. Köylerde evler birbirinden çok ayrı olduğu icin kimseyle nuhatap olmadan işine gücüne bakabilirsin. 

Karadeniz’de köylerde var olmanın bir kaç kuralı var. Bir tane pompalı tüfeğin olacak. Tarlada bağda bahçede yolda dolanırken takacaksin sırtına gezeceksin. Domuz avliyorum ayağına ben bela adamım benimle uğraşmayın mesajı vereceksin. Başkalarına parasıyla iş yaptıracaksan da her zaman basında duracaksın. Sana yaptım der yapmaz yarım yapar falan. Sonra maraz çıkar. 

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Jean de Florette filmi tam bu durumu anlatıyor aslında, şehirli planlarıyla köye gelir ve orada köylünün hinlikleriyle yüzleşir. Sınırlı bir toprak parçasında ve hayatını toprağa bağlı geçirmenin insan ve zamandan bağımsız evrensel bir zihniyeti var.

Benim bir arkadaşım kaç yıldır tarımla ilgileniyor. Zaten öteden beri ekolojistti, dayısının arazisine gitti orada sürdürülebilir tarıma başladı. Gübresiz mübresiz, özel bir yöntem. Tedx'e falan da çıktı. Burada motivasyon da önemli. Bence para kazanacağım diye buna kalkışanın işi zor. Benim hayatım bu olacak, ben bu hayat tarzını seviyorum diyebilen avantajlı.

İnsanların asıl aradığı bence daha sakin bir yaşam, ama bunu sağlayacak gelirin yoksa işte ben oraya giderim üç beş keçi diye yola çıkıyorlar, ki bu zor gerçekten.

Bizim liseden arkadaşlar bir araya gelip Çanakkale'de arsa aldılar mesela. Bir mimar arkadaşa da çizdirdiler. Kendilerine komün köy yapacaklar. Hepsinin işi var, hedefleri 10-15 yıl içinde oraya yerleşmek. Eko turizm kapsamında AB fonunda da başvurdular inşallah alacaklar. Şimdi bu tarz bir şeye ben daha olur diye bakıyorum. Bir köyün yakınında arazi ama köye bağımlı değilsin ve 4-5 hane gidip yerleşince kafan rahat olur. Gelir olarak oraya bağımlı değilsin. Ama oradan gelir elde etme ihtimalini de açık tutuyorsun, işte bungalow'la falan eko turizm olur bu, organik tarım olur. Zaten arazin varsa doğanın içindeysen kendine bir şeyler ekersin, kasasın varsa tavuk,keçi, inek kasma kapasiten oranında da hayvanla uğraşırsın.

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

benim anlamadığım bu beyaz yakaların gerçek köyü yok mu hepsi mi istanbul yerlisi

analarının babalarının köylerinde neden deneme yapmıyorlar

miras, kira kaldıysa bana göre en mantıklısı denize sıfır pansiyon işletmek, kalan 9 ay da yapılacak bir iş bulunur herhalde

 

 

 

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

2 saat önce, ahmedinejad dedi ki:

Taninmadiginiz, bir şekilde ailevi köklerinizin olmadığı bir köye taşınmak çok büyük risk. Kendinizi kabul ettirmeye çalışmakla geçer ilk 3-4 sene. Karadeniz’in tek avantajı su olur. Köylerde evler birbirinden çok ayrı olduğu icin kimseyle nuhatap olmadan işine gücüne bakabilirsin. 

Köyde ailevi kök olması da ayrı dert ki... 7 kardeşin babalarından kalan 3 karış toprak için boğazlarına sarıldığını bizzat kendi ailemden biliyorum. 

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

On 21.10.2019 at 01:33, Suark dedi ki:

ex beyazyaka yeni girişimci olarak diyebilirim ki

manyak mısınız kardeşim, rahat batıyor :). Hele ki bekar bi adamın hiiiç ihtiyacı yok fantaziye, 8 5 çalış abi, al gününde maaşını.

Dikkat etmen gereken şey %100 performansını hissesine sahip olmadığın işe koymamak ( bunu kendi personelime de söylüyorum ) ve sadece ama sadece kendini geliştirmeye çalışmak. Eğer keyfin yerinde ve 3 sene içinde kendini kapının önünde görme riski taşımıosan biraz daha rahat takılabilirsin.

Evli çiftse, iki kişide beyaz yakaysa aşşa yukarı istanbul şartlarında 15k girer o eve. Hadi 10k girsin, bence gayet güzel geçinilir yavaş yavaş mal mülk edinilir.

Heyecan aranıyorsa hobiler var,onlarla uğraşılabilir.

Emre baya haksız bu arada

oha daha öncede demişim

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • Genel Yönetici

Haksızsın abi ama ?

%100 performansını koyacaksın beyaz yakaysan. Hem iş erken ve kaliteli bitecek böylece patron memnun olacak; hem sıkıntı olmadan gerektiğinde yarın öğleden sonra gelebileceğim diyebileceksin, sana vakit kalacak tam performans çalıştığın için ister oyun oynayacaksın ister kursa gideceksin ister ailenle zaman geçireceksin o vakitlerde.

Ha, performansı verimlilik olarak yorumluluyorum ben. Verimlilik derken kastım efficiency işte.

Mediocre çalışmak en kötüsü beyaz yaka için. Ne küçülme gerektiğinde bu dursun denilen adam olursun, ne işler sürekli birikip bitmediği için kendine vaktin kalır, ne işyerinde herhangi bir inisiyatif alabilirsin, ne iyi zam alabilirsin.

Ha, patron bu adam iyi performans gösteriyor, gece 10'a kadar çalıştıralım iş yıkarak diyorsa tez oradan ayrılacaksın. İş yükünün, görevlerinin belli olması ve keyfi olarak değiştirilmemesi önemli. Ekstrem durumlar hariç tabii; şu anki durum, 6-7 ayda bir gelen çok önemli iş filan.

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

?

ya tüm enerjini vermemen lazım bence, zaten veremiyor olman lazım mental olarak eğer şirkette hissen yoksa. Patronun farketmicek ama bunu.

3-5 yıl calısmıs olman lazım bunu ayarlayabilmek için, kalan zamanda işte kendine zorunlu deadlinelar yaratıp bişiler yapmaya çalışabilirsin. Bi B planı emeklilik planı yaratabilirsin.

 

Ha ülke olarak, ayı gibi işsizlik var. Böyle ülkede, eğer kalifiye personelsen iş kurman gereklilik zaten. Ama saolsun devletimiz %60 ortak oldugu ıcın her sırkete, çok zor abi. Çok zor.

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

12 saat önce, reyou dedi ki:

ya bi adam vardi, 140 journals mi koymustu, baska bir kanal mi bilemedim, adam boyle tezgah acmis marmaris mi bodrum mu ne, gelen sut bebelerini tokatliyodu, sacma sapan hayata dair quote lar dosuyodu ahaha.

bir de yancisi vardi bunun, abeyy elini ayagini opem, bi dal cigara abey diye, bilen varsa koysa ya sdf

Ahahahahah hatirladim bunu..

Tam bir kurnaz ya adam, ibretlik;

 

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

2 saat önce, Suark dedi ki:

?

ya tüm enerjini vermemen lazım bence, zaten veremiyor olman lazım mental olarak eğer şirkette hissen yoksa. Patronun farketmicek ama bunu.

3-5 yıl calısmıs olman lazım bunu ayarlayabilmek için, kalan zamanda işte kendine zorunlu deadlinelar yaratıp bişiler yapmaya çalışabilirsin. Bi B planı emeklilik planı yaratabilirsin.

 

Ha ülke olarak, ayı gibi işsizlik var. Böyle ülkede, eğer kalifiye personelsen iş kurman gereklilik zaten. Ama saolsun devletimiz %60 ortak oldugu ıcın her sırkete, çok zor abi. Çok zor.

%200 enerji verecek bulunur merak etme

beyaz yakalının tek şansı dedesinden ev, babasından araba kalması

5-6 sene birikiridği parayla da evlenir

çocuk yapmassa, altın dolar filan alır tatile gider işte 2 hafta

 

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

3 saat önce, Suark dedi ki:

beyaz yakaya rahatlık batıyor

bi ex beyaz yaka olarak diyebilirimki, beyaz yakalık sultanlık. Sadece gelecek kaygın var, onuda birikim + tasarruf ve ekstra işlerle (akıllı ama) çözmek lazım

insanlarda belescilik var, 0 risk alayim 0 vaktimi harcayayim ama patronun cebine giren parada da gozum olsun.

bir is kur desen 3 hafta logosunu yapmaya ugrasip birakir, birak is kurmayi ?

trde insanlara ekmek vermek akilsizlik, isci kirpigim dustu diye dava acsa ceza yiyorsun.

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...