Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Vücut değiştirme teknolojisi geldiğinde...


Bone

Öne çıkan mesajlar

Biyolojik klonumuza veya sibernetik vücutlara zihin aktarımı geldiğini düşünelim, Cyberpunk hikayelerinde gördüğümüz şekilde.

Ghost In The Shell, Blade Runner, Altered Carbon vs gibi... Ancak bu hikayelerde anıların aktarıldığı vücut yine insana birebir benzeyen şeyler oluyor. Hatta bazı hikayelerde "gerçek deri"ye sahip olmak çok pahalı ve sadece ultra zenginlerin ulaşabildiği bir teknoloji olarak yansıtılıyor.

Aklımdaki soru şu, niye illa insanın birebir aynısı vücutlar üretmek zorundayız? İnsandan daha iyi görebilen elektronik göz koyuyoruz, insandan daha dayanıklı malzeme kullanıyoruz, insandan daha güçlü kas yapısı hazırlıyoruz, ama sonuçta çıkardığımız şey yine insan.

Biyolojik veya mekanik bir vücut yaratacak olsam, elimdeki olanaklara göre farklı bir şey yapmak isterdim. Oynadığımız oyunları düşünün, character customization olan oyunlarda, diğer oyunculardan farklı bir görüntü yapmaya çalışırız. Peki vücut değiştirebileceksek, bu vücudu niye kişiselleştirmeyelim?

Niye illa pembe tenimiz olması gerekiyor, mavi yapalım. Niye göz rengimiz illa yeşil-mavi-kahverengi oluyor, altın rengi yapalım. Niye illa 2 kol gerekiyor, 4 kol yapalım. Hazır yapay vücut üretiyoruz, insan ırkının biyolojik gen havuzuyla sınırlı kalmak zorunda değiliz. Filmlerde gördüğümüz kurtadamlar, kertenkele adamlar, elfler gibi de olabiliriz.

Böyle bir şeyin getireceği sosyal / toplumsal etkiler veya sorunlar neler olabilirdi? Ne düşünüyorsunuz böyle bir gelecek hakkında?
Ya da neden illa insansı vücutlar hayal etmekle kendimizi kısıtlıyoruz sizce?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

psikolojik olarak bir açıklaması vardır elbet,

akla gelen en basit örnek, kendisi gibi olmayanlardan çekinir bütün canlılar.

o yazılıp çizilen eserlerde günümüz insanları tarafından yapılıyo sonuçta, he olurda o teknolojiye erişildi, insanlar belki yıldızlar-galaksiler arası uzayda gezmenin bir yolunu buldu-yeni canlılarla karşılartılar vs vs

elbet o zaman dinazor taşşağı şeklinde beden de olabilir, kuku şeklinde beden de, bu tarz canlılar vardır belki bilemeyük şimdi.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Canlılar teknolojiyle paralel bir hızda gelişmiyor. Evrim o kadar hızlı degil. Bu insan beyni ve vucudu icin de gecerli. Dolayisiyla beden ile beyin arasında yine simdikine benzer bir korelasyon olması lazım. Oyle bir software atalım 4 kol kullanabilir hale gelsin gibi bir sistem hicbir zaman olmaz heralde. Çünkü o seviyeye tech e ulaşabiliyorsan insan beynine de ihtiyac olmaz zaten.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

tumden gelmen lazim. sen once cevrendeki ekosistemi ona gore degistir ki, sonra yap dedidin insani. yoksa elindeki kosullara uygun olani hazirlican elin mahkum.


yemek yapicam diyosun, elinde istedigin her malzemeden var, onu pisirecek firinin yok, isi kaynagin yok, yani icinde bulundugun mutfak o yemegi yapabilecek durumda degil, ondan sonra neden mavi degiliz asdkfj

bir de yan etkileirni dusunmuyorsun olayin, hadi herkes kafa haric robot oldu, 500+ sene yasiyor. yine ayni meseleye geliyoruz, pille, mazotla calisip 500 sene yasayacagima, biftek yer lahmacunu gomer 50 sene yasarim diyen bi dolu insan olacaktir.

en fazla matrix'e falan baglanirsin. tek yol parallax.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Olay estetik kriterler, bugünün kriterlerini baz alan bilimkurgularda freak showlar hariç bunları kullanmıyorlar. Yoksa altered carbonda da gördük dövüşler için orc tipli sleeve üretip kullanıyorlar.

Hatta yine altered carbonda vardı işte adamı yılanın içine koymuş tıslayıp duruyor falan, beyni anca ona yetiyor. Bipedden daha faydalı / üstün bi tasarım yapabileceksen koy tabi, ama 3.5 milyar yıllık evrimin ortaya çıkardığı en etkin tür ortada, biraz da ustaya saygı var.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

aktiftablet said:

Bone said:

Niye illa pembe tenimiz olması gerekiyor, mavi yapalım.


Hava atmak için en pahalısını alalım, sonra çizilmesin diye aliexpressten aldığımız kapakları takalım, gözlere de naylon yapıştıralım.


ahahah çok iyiymiş bu :D
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

GONDARCENGIZ said:

psikolojik olarak bir açıklaması vardır elbet,

akla gelen en basit örnek, kendisi gibi olmayanlardan çekinir bütün canlılar.

o yazılıp çizilen eserlerde günümüz insanları tarafından yapılıyo sonuçta, he olurda o teknolojiye erişildi, insanlar belki yıldızlar-galaksiler arası uzayda gezmenin bir yolunu buldu-yeni canlılarla karşılartılar vs vs

elbet o zaman dinazor taşşağı şeklinde beden de olabilir, kuku şeklinde beden de, bu tarz canlılar vardır belki bilemeyük şimdi.


belki. ama Ready Player One gibi bir sanal dünya yaratıldığını düşün. herkes kendi farklı biçimini yaratıp o dünyada yaşamaya başlar. diyelim ki Matrix gibi bir dünyanın içine girme seçeneği sunuluyor, onda da "ya ben şöyle biçimde vücut istiyorum" diyerek girerdik.

1960'lardan beri Fantastik Kurgu ve Bilim Kurgu romanları ve filmleriyle çok alakadar olmuş bir toplumuz artık. 1960'da doğan çocuğun çocuğunun çocuğu doğduğu ve büyüdüğü bir dönemdeyiz.

Zihnimizde biz artık "insan" değiliz. Üstümüzdeki şey sadece bir kabuk, bizi biz yapan şey değil.
İnsanlar bilgisayar oyunlarına çok fazla girmiş durumda.
Bir yandan da LGBT grupları sayesinde genderfluid gibi kavramlar moda haline geldi.

Yapay vücut teknolojisi geldiğinde, bir grup insan "biz Avatar filmindeki Na'vi'ler gibi olacağız, kendi aramızda topluluk oluşturacağız" dese ne olacak? Sonuçta şirket "Parasını ver yapalım hojam" demeyecek mi...

Elbette bahsettiğin mevzu yüzünden karışıklık çıkması mümkün. Yeni tip ırkçılık mevzuları başlayabilir bile. Ama yine de bir grup insanın da böylesi şeyler denemeyeceği anlamına gelmez bence.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bone said:


Zihnimizde biz artık "insan" değiliz. Üstümüzdeki şey sadece bir kabuk, bizi biz yapan şey değil.
İnsanlar bilgisayar oyunlarına çok fazla girmiş durumda.
Bir yandan da LGBT grupları sayesinde genderfluid gibi kavramlar moda haline geldi.


Bu gereksiz iddalı, hatta 2.5 milyon yıllık evrimi 10bin yıllık tarım devrimiyle değişebileceğini sananların bir üst boyutu olmuş 50 yıllık sosyolojik - felsefi gelişimle değişmesi. Genderfluid vs. kavramlar hard science açısından tam bi davardışkısı, günün trendi bu diye tüm o içgüdüler etkisiz kalacak değil. "İnsanlık" dediğin olgu şu anda tinine hard coded, bir ileri boyuta taşıyabilmen için evrimin devam etmesi gerekiyor. İçgüdülerin aktarımını yapan genlerin haritasını falan çıkarıp müdahale edemediğin sürece yüzbınyıllar alacak bi süreç bu.

said:
Yapay vücut teknolojisi geldiğinde, bir grup insan "biz Avatar filmindeki Na'vi'ler gibi olacağız, kendi aramızda topluluk oluşturacağız" dese ne olacak? Sonuçta şirket "Parasını ver yapalım hojam" demeyecek mi...

Elbette bahsettiğin mevzu yüzünden karışıklık çıkması mümkün. Yeni tip ırkçılık mevzuları başlayabilir bile. Ama yine de bir grup insanın da böylesi şeyler denemeyeceği anlamına gelmez bence.


Yeterince paraları varsa yapacaklar tabi, bunda garip bişey yok ki. Irççılık mırççılık nothing new under the sun.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bone said:

Biyolojik klonumuza veya sibernetik vücutlara zihin aktarımı geldiğini düşünelim, ...


şöyle düşünüyorum, daha doğrusu soruyorum

-zihni aktaran kişinin güvenilirliğinin denetimini nasıl olacak veya kim denetleyecek?

-eksik veya fazla veya yeniden programlı bir aktarım olmadığının garantisinin kim nasıl verecek veya sen nasıl emin olacaksın?

-sibernetik vücut için %100 bizim emrimizde kalacağına ne kadar güvenebileceğiz?

gibi gibi,

işin kurgu kısmının pembe panjurlu kısımları güzelde, gerçek dünya maalesef öyle gitmiyor

BLACK MIRROR - Men against Fire bölümü biraz alakalı gibi bu gibi durumlar ile
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

axedice ucundan söylemiş de, bu arayışın temeli biraz havada. yani güneş niye benekli olsun, çizgili de olabilir demek gibi bir şey. evet olabilirdi de, geldiği nokta tesadüfen oluşan şekilcilikten değil ya.

düşünsene koskoca evrensin, bıcıkının pırtısının içindeki çiçinozun etrafında dönen pinçinin üstündeki bıdık kadar çikibom yaratık, güneş çok sarı abi ye diyor. koskoca evrimsin, böyle yorul yorul şekillendiriyorsun canlıyı, dünyayı, yer şekillerini, iklimi, zeytinburnu dan selim, abi burun çok gereksiz bi organ bence şurada olmalıydı diyor.

vala birileri bize çok gülüyor bir yerlerde.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

axedice said:

Bone said:


Zihnimizde biz artık "insan" değiliz. Üstümüzdeki şey sadece bir kabuk, bizi biz yapan şey değil.
İnsanlar bilgisayar oyunlarına çok fazla girmiş durumda.
Bir yandan da LGBT grupları sayesinde genderfluid gibi kavramlar moda haline geldi.


Bu gereksiz iddalı, hatta 2.5 milyon yıllık evrimi 10bin yıllık tarım devrimiyle değişebileceğini sananların bir üst boyutu olmuş 50 yıllık sosyolojik - felsefi gelişimle değişmesi. Genderfluid vs. kavramlar hard science açısından tam bi davardışkısı, günün trendi bu diye tüm o içgüdüler etkisiz kalacak değil. "İnsanlık" dediğin olgu şu anda tinine hard coded, bir ileri boyuta taşıyabilmen için evrimin devam etmesi gerekiyor. İçgüdülerin aktarımını yapan genlerin haritasını falan çıkarıp müdahale edemediğin sürece yüzbınyıllar alacak bi süreç bu.


yüzbin yıllar alacak olmasına katılmıyorum.

ilk tek hücreli canlı 2 milyar yıl önce, ilk hayvan 500 milyon önce, ilk memeli 200 milyon yıl önce, ilk primat 100 milyon yıl önce, ilk insana benzer canlı 5 milyon yıl önce, ilk insan 500 bin yıl önce varolmuş.
ilk yerleşik hayata M.Ö. 10 bin yılında geçilmiş, Taş Devri M.Ö. 2000 yılında bitmiş, Tunç Çağı M.Ö. 500 yılında bitmiş, Demir Çağı M.S. 1000 yılında bitmiş, Endüstri Çağı 1800'lü yıllarda yaşanmış.

1800'lü yıllardan beri insan ömrü ortalaması 25-30'dan 70-80'e gelmiş durumda ve kurduğumuz medeniyet de buna göre değişiyor.

gelecek 50 yıl içinde büyük değişiklikler yaşanacak. insan buna daha hızlı uyum sağlamak zorunda kalacak. insanlık medeniyeti dediğimiz şey zaten kabaca 12000 yıllık bir süreç. bu süreç boyunca insan psikolojisinde ve hayatında radikal değişiklikler yaşanabildiyse, bu bahsettiğim yeni değişikliklere uyum sağlamak için yüzbinlerce yıla ihtiyaç duymayacağını düşünüyorum.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...