Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Jedi Academy : Yaşayanlara Çağrı - Episode 4


Reb1rth

Öne çıkan mesajlar

Arkadaş bu hikayemi paticikten ve oyun fotormanından bağımsız olarak yaptığım için yadırgayabilirsiniz yine de paylaşım olsun diyerek koydum beğenirsiniz umarım .. Hikayenin öncesi ve sonrası normal yazı sadece ..


YAŞAYANLARA ÇAĞRI 4 - İLK KAN
Kaybolmuşluk İçinde Uyandı ...

Yada Hiç Uyanmamıştı ...



Kafasının içi bomboştu . Yattığı yerden ayağa kalktı . İlginç bir ovadaydı . Etrafına göz gezdirdiğinde ilk dikkatini çeken ağaçımsı bir yapı olmuştu . Etrafı katlarla yukarıya çıkan uçsuz bucaksız bir ağaç. Elini başına götürüp çevreyi yokladı. Etrafına baktığında upuzun bir ova , su kütleleri ve birkaç garip bitki ... Coğrafi cisimlerden başka hiçbirşey yoktu . Bunlara bakarken kafası inanılmaz derece ağrıyordu . Burası neresi , benim ne işim var diye düşünürken aklına daha kötü bir soru geldi ...

‘’Ben Kimim?’’

Ağaca doğru giden bir kelebek dikkatini çekti . Hızlı hızlı nefes almaya başladı . O an öyleydi ki hiçbirşey düşünemiyordu. Beyni çıkarılmış bir droid gibi boş gözlerle ve adımlarla yukarıya çıkmaya başladı




Aşağıdan gördüğü ova çevreyi kaplayan yeşil sisten etraf gözükmüyordu . En üst kata gelirken yavaş yavaş beyninin içine giren ve ciğerlerini hafif hafif yakan bir duman hissediyordu . En üst katta bir tahtadan ağaca bağlanmış bir platform vardı. Platform da da 2 kişi ...

Bilinmez bir refleksle elini beline doğrultup ışın kılıcı çıkardı ve devreye soktu. Ona çok ilginç gelen bir alet halbuki kendini en iyi koruycusu olmuştu . Tek bir farkla ...



Siyah cübbeli yüzü gözükmeyen bu adamlar konuşmaya başladı.

1.Adam : Hoşgeldin Hgoon . Burada şiddet ve öfke kullanmana gerek yok .Emin ol sorularından da kendinden de kurtalacaksın .

Hgoon : *ses çıkarmadı*

2.Adam : Bil ki seni buraya bu sorulardan kurtulman için çağırdık . Tabii cevaplarını alırken bazı problemlerle karşılaşacaksın ..

Hgoon : Ne biliyorsunuz ?

1.Adam : Sorularının cevaplarını alırken kaba olmamanı öneririm. Burda öfke ve şiddete ihtiyaç yok . Ve şu...

Hgoon : Hiçbirşey hatırlamıyorum , bu acayip yere neden geldiğimede . Eğer size inanacağımı sanıyorsanız , unutun gitsin .

2. Adam : Kendinden çok eminsin Hgoon . Babanda öyleydi. Ne yazıkki o da her canlı gibi ‘’Çağrı’’ ya uydu ...

1.Adam : Bu sefer herkesin gideceği ölümün çağrısı yerine bizim çağrımıza kulak vermeni istiyoruz. Hgoon. Bu senin adın . Herkesin bildiği adın ise bir zamanlar inandığın fakat ihanet ettiğin klanının sana verdiği ad olan ‘’Rebirth’’ . Adınının ve inancının hedefine ulaşacaksın !



Hgoon : *Kılıcı kapatıp güçsüzce yere yıkılır* Ne istiyorsunuz ?

2.Adam : Kesin bağlılık.

1.Adam: Karşılığında alacağın ‘’Kesin Mutluluk.’’

Hgoon : Mutluluk isteseydim ... *sözünü tamamlayamaz , çünkü hiçbirşey hatırlamıyordur.*

1.Adam : Hatırlayamazsın boşuna uğraşma. Burda öfke seni yok eder. Şiddet ise bizi. Şimdi ayağı kalk .

Hgoon : AHHHhhh !!Yapamıyorum ...

2.Adam : O zaman seni kaldırırız .

2.Adam sağ elini Hgoon’a doğrultur , Hgoon’u güçle havaya kaldırıp aşağı atar.

Hgoon : DUUUUUUUUUUUUUUUUUURRRRRRRRRRRRRRRR !!!

Yeşil sisin içinde kaybolur ...


...

...

...


Korku İçinde Uyandı ...

Gözlerini aniden açtı . Baktığı çelikten bir tavan idi. Yatmaktan doğrulup etrafa baktı. ‘’Sadece bir rüya’’ olduğuna sevindi fakat hala kafasını çıldırtan birşey vardı. Az önceki olayın her anını hatırlıyordu . Geri kalan ise ... Bomboş , yattığı oda gibi ...

‘’Hgoon. Sadece bir rüya değildi bu. ‘’

İçinde olduğu kapsulumsü yataktan kalktı. Sol tarafında bir elektronik cihaz , sağ tarafında ise bir lightsaber vardı. İkisinide aldı , cihazı kurcalamak istedi fakat açılmadı. Cihazı cebine koydu , saberi eline alıp odadan çıktı. Muhtelemen bir gemideydi , fakat içinde tek olduğu bir gemi ? Koridorlardan geçmeye başladı . Yavaş yavaş ilerlediğinde bir motor sesinin olduğu odaya girdi . İçeri girdiğinde ...


...
...
...



‘’ Yarım Saat Önce ‘’


Astroid saldırıya uğramıştı . O sırada Gallarion Ve Zyrap büyük bir endişe içinde Rebirth’in uykudaki bedenini taşıyan tüpe askerlerle eskortluk ediyordu. Şu an görünen tek soru saldıran korsanların neden gizli bir astroide yöneldikleri idi . Bu kötü durumun üzerine birkaç TDOF üyesi astroidin içine varmıştı . Eğer plan suya düşerse Gallarion ve Zyrap Nightsister’ların içinde en kötü savaşçılar olarak lanse edilebilir hatta canlarından bile olabilirlerdi.

Nightsister’lar sadece kadından oluşmaları ve bir Sith kavmi gibi görünmeleri bazı sorunlara neden oluyordu.İçlerindeki Sith duygusu bazen kardeş bağını koparıyor birbirlerini düşman yapıyordu. Tıpkı Sith soyları gibi. Dışardaki klanlarla da savaşları vardı. Nitekim TDOF ile Nightsister Savaşçılarının çarpışmaları uzun süre sürmüştü. Şimdi bu savaşı sonlandırmanın ilk anahtarı Gallarion’nun elinde idi . Tabii başarabilirse ...

Gallarion Comlink’ini çıkardı .

‘’Efendim astroide büyük bir saldırı başladı. Korsanlar giriş ve çıkışlar tutmuşlar gibi gözüküyor . Üstelik TDOF ta burda . Bedeni üsse getirmemiz zaman alacak gibi.’’

Comlink’in ucundaki ses cevap verdi.

‘’Gerekirse öl Gallarion . O adama ihtiyacımız var !’’

‘’Emredersiniz.’’

Zyrap : Gerekirse ölelim ha ? Bunca yıl bunun için mi eğitim aldık , bir jedi in altında ölmek ??

Gallarion : Bana yardım etmek için burdasın Zyrap . İstemiyorsan seni TDOF’lulara verebiliriz. Sana çok iyi davranırlar . Yada Usta Siledian’a .

Zyrap : Sen kendini ne sanıyorsun ? Bir Işınkılıcına sahip olduğun için kendini güçlü mü sanıyorsun ??

Gallarion : Şu tartışmayı kes. Ayrılmalıyız. Askerler , siz burda Zyrap ile bekleyin . Her ne kadar hangara yaklaşsakta ilerde pusu kurulmuş olabilir. Geri dönmezsem , Zyrap sizi yönlendirecektir.

Zyrap : Demek başrolde sen varsın. İyiymiş. *Görürsün sen.*

Stormtrooper Officer : Emredersiniz.

Gallarion birkaç oda ve koridor geçtikten sonra esas varacakları noktaya geldi . Burası çok büyük bir hangardı , ve birkaç Dreadnaught gemisi sığabilirdi. Esas gemi onları bekliyordu . Tabii küçük bir farkla ...

Mephisto : Görünüşe bakılırsa bu bayan yolunu kaybetmiş . *comlink ile * TDOF üyeleri Sinyalimi alıp burdaki hangara gelin çabuk !

Gallarion : Lanet ! * ışın kılıcını açar * Saldırıya geçip üstüne atılır , birkaç hızlı yan vuruşları Mephisto ustalıkla blocklar , fakat Gallarion’nun amacı onu öldürmek değildir . Mephisto saldırıları karşılarken zıplayıp Gallarion’nun arkasına geçer , ani bir hareketle dirseğinden kılıç tutan kolunu keser, Gallarion ise hiçbirşey olmamış gibi diğer kolundan Şok Blaster’i çıkarıp Meph’e ateş eder, Meph kendinden geçer ve düşer . O sırada Zyrap koşarak içeri girer.

Zyrap : Askerler Jedi’in etrafını sarın ! *Gallarion’nun yanına gider* Nasılsın Dostum?

Gallarion : ...mhmm... Bana... Yardım ET ...

Zyrap : Olur. * Kafasına blaster ile ateş eder ve onu öldürür.* Sanırım sen öldüğüne göre bu Jedi i ben halletmiş olacağım. Tabii güzel bir rütbede beni bekliyor olacak...*Gallarion’nun ve Rebirth’in kılıcını üstünden alır*

Mephisto : Ne yapıyorsun ? Bana ateş edersen bunun intikamını alırlar .

Zyrap: *Tam Meph’e ateş edecekken bir manga korsan koşarak içeri girerler fakat kapıya doğru ateş etmektedirler.* ÇABUK OLUN ASKERLER , TÜPÜ İÇERİ YERLEŞTİRİN !! TDOF’LULAR GELİYOR !!!

Mephisto : *Ayağa kalkıp Zyrap’ın suratına vurur , Askerler ise gemiye girdikleri için tüple uğraşmaktadırlar , Mephisto Zyrap’ı geminin kendi ile birlikte geminin içine fırlatır.*

Korsanlar geminin kalkmakta olduğunu görünce gemiye koşmaya başlarlar fakat Master Sentinel ilk yetişip gemiye Force Jump ile atlayarak girer . Tam o sırada kapı kapanır , TDOF Savaşçıları ise astroidde korsanlar ile kalmışlardır.

...
...
...


Dreadnaught Gemisi

Beş Dakika Sonra...

Sentinel : MEPHISTO !!!

Meph : Usta ... Diğerleri nerde ?

Sentinel : Yetişemediler . İyimisin ? Rebirth nerde ?

Meph : Geminin ana giriş kapısını kapattılar ve burda kaldım . Geminin diğer kısımlarına gidecek bir bölüm arıyorum , kapılar şifreli ... Rebirth ise bir tüpte idi , bir odaya götürüyorlardı , o kadın ile .

Sentinel : Adamımızı kurtarmak bize kaldı ... Nightsister’ların ve Korsanların aynı anda bizimle savaşmaları çok kafa karıştırıcı.

Meph : Belkide birlikte çalışıyorlardır ?

Sentinel : Her ne ise bize karşı koyamazlar . Şimdi bir giriş yolu bulalım ...

...
...
...

O sırada Rebirth ...

‘’Ben onlardan değilim ...’’

Odada az önce büyük bir hayal görmüştü . Küçüklüğü , onu getiren korsonlar , boynundan vücüduna eklenen o ‘’Şey’’ , hayalkırıklıkları ve o cübbeli adam . Halbuki oda boştu ve aletler çalışmıyordu , insan da yoktu , kendi de ...

‘’ Sorulardan kaçamazsın Hgoon , çünkü biz senin içinde yaşıyoruz . Kalbinin her atışında , ciğerlerinin her nefes verişinde , biz varız . Çağrımıza gel ...’’

Bu ses beyninin içinde yankılanıp duruyordu . Dayanamadı . Çığlık çığlığa odadan çıktı , eğer gözlerini görebilseydi kıpkırmızı olduğunu , belki hafiflerdi , fakat şuan görebildiği tek şey öfke idi. Kim olduğunu bilememezlik bir yana , bu ses beynini kemiriyordu. Odadan çıkınca rastgele bir koridora saptı , gördüğü ilk canlı bir Twilek idi ..

Kılıcını aktivite edip , bütün nefreti ile saldırdı.












Twilek’in kafasın kopardığında çıkan son dediği ‘’Siledian’’ oldu. Rebirth ise buna bakmadı , o an yaptığı bu hareketler sonucundan rakibini parça parça etmişti. Parçalanan rakibine bakarak ordan uzaklaştı ... uzaklaştı ..

...
...
...


Başka bir odaya girdi . Gördüğü şey onu daha da sinirlendirdi , çünkü başka bir Nightsister geminin personelini yaralıyordu . Belkide Sorularının yanıtları ... Kılıcını açıp son nefreti ile daldı .Fakat geç kaldı , kadın adamı öldürüp Rebirth’e daldı.















Ve o anda kafasının içindeki sesi duyar.

‘’Mükemmel Hgoon Mükemmel !!’’

Hgoon :YETERRRRRRRR!!! *kılıcını atıp yere kapaklanır* NE İSTİYORSUNUZ BENDEN ?

‘’Çağrımıza gel ... Gemideki önüne çıkan herkesi öldür . Yanıtını alacaksın.’’

Bu sırada cebindeki alet bipledi. Açıp ona baktı , belli bazı hyperspace kordinatları yazıyordu.

Hgoon : Demekki bir gemiye ihtiyacım var... Ve sen eğer kimsen umarım beni kullanmıyorsundur...

Sonra aletin bir haritaya sahip olduğunu öğrendi. Dreadnaught taslağına bakıp hangarı aramaya başladı. Hiçbirşeyden emin değildi . Kendinden , yaptıklarından , yapacaklarından ve yaptırılacaklarından ...

Hangarda onu bir sürpriz bekliyordu.




‘’ Önüme çıkan herkes. ‘’

Mephisto : Reb ne yapıyorsun dur !!!!

Hgoon : Boynuna hakim ol !





Mephisto : *Tekme ile Rebirth’i aşağı atar. Reb kendiden geçer* Ne yapıyorsun Reb ? İyimisin ?

Stormtrooperlar : HEY !! SEN !!

Bir anda Zyrap Staff’ı ile Kapıdan girip Stormtrooperları parçalar .



Zyrap : Hey Jedi ! Son karşılaşmamızda pek iyiydin. Bakıyorum da arkadaşını iyi hırpalamışsın . Bakalım beni yenebilecekmisin?









Mephisto : Çok kolaydı ? Sanırım...

Kapı açılır ve Sentinel gelir .

Sentinel : Mephisto ! Onu bulacağını biliyordum ! * Mephle baygın Reb’in yanına giderler* Rebirth iyimisin , seni kurtacağız merak etme ...



‘’Öldür hepsini , Çırağım...’’

Rebirth ani bir hareketle kılıcını açar , Meph’i yaralayıp Sentinel ile dövüşmeye başlar.




Sentinel : Rebirth !?! Sana Ne Yaptılar ??? Ben senin ustanım hatırlamıyormusun ??

Rebirth : Belkide ?











Rebirth Sentinel’i yenemeyeceğini anlar . Koşup Meph’in kılıcını alır .





Ha !



Rebirth : Bir cenazen olacak , her kimsen ... Usta ha ? Ne zaman acaba ???

Sentinel : Sana bunu kim yaptıysa ödeyecek ... *Ani bir hareket ve ..*


Rebirth : ARRRGHHHHHHHHHHHH !!!!! * O sırada düşerken gözünün önüne Sentinel ile bir konuşması gelir*

‘’Kafan çok karışık gibi gözüküyor ... Senin içindeki iyiliği hepimiz biliyoruz ama karanlık tarafını sadece görebiliriz.Ne kadar olduğu sadece senin içinde saklı ... Seni eğittiğimiz gibi 2. kalbini dinle , eğer kafan karışıksa duygularının yarattığı rüzgara gir eğer onları doğru şekilde dinlersen mutlaka bu karmaşıklıktan kurtulacaksın. Güç sana yol gösterir ama asla o esas duygunu asla unutma ... Bir Dark Jedi duygularıyla hareket eder bunu biliyorsun ..’’

‘’Başaramadım Usta !! ‘’

Ve yerde hareketsizce kalır...

Sentinel : Reb .... *sesi kısalmıştır* Bunu sana kim yaptıysa ödeyecek... Asla Hain olmadın ...



Mephisto : *ayağa kalkıp gelir* Öldü mü ? hayır bu ... bu olmamalıydı ...*gözlerini kapatır*

Sentinel : Gidelim burdan ...

Mephisto : Ya Reb’i burda mı bıraka...

Sentinel : Reb öldü artık ... Gidelim hadi bu lanet olası yerden ...

Kapıya doğru yönelirlerken Sent arkasına bakar ... Başını çevirip yoluna devam eder ...


*15 Dakika Sonra*



‘’Hayır Ölmedin Hgoon . Çünkü bizim Çağrımıza uymak zorundasın . Ölümsüz değilsin , ölümlü hiç değilsin , çünkü bu yaşayanların çağrısı ..’’

Reb ağır yaralı olarak kalkar . Göğsünden ağır bir yara almıştır . Ve 2 kılıcınıda Sent almıştır .

‘’Sakin ol .. Gidecek hiçbir yerin yok . Çağrımıza gel . Bütün Sorularını cevaplayalım.’’

Lambdashuttle’a biner ... Cihazdaki Kordinatları gidip yıkıntı haline gelmiş Astroidden uzaklaşır. TDOF ve Nightsisterlar tüm güçleri ile astroiddeki korsanları halletmişti. Savaşın ardından sadece Rebirth , patlayan uzay gemi kalıntıları ve cesetler kalmıştı... Rebirth ise çıkmanın yolunu buldu ve kordinatları girip Hyperspace ‘e atladı.



...

...

...


Bu sırada merakına yenilip yaralarını iyileştirmeden önce gideceği yerin hangi gezegene ait olduğuna baktı . Sonuç hiçte şaşırtıcı değildi ...

...

‘’Korriban’’




Devam Edecek !
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • 1 ay sonra ...
  • 4 ay sonra ...
×
×
  • Yeni Oluştur...